Foto: Rûdaw
Diyarbakır (Rûdaw) – Diyarbakır'da 4 yıl önce zırhlı bir aracın çaptığı sivil bir araçta 5 kişi hayatını kaybetmişti. Türkiye İçişleri Bakanlığı, kazada “zırhlı aracın ağır hasar gördüğü ve sürücü Fikri Demirbaş'ın kusurlu olduğu” gerekçesiyle Demirbaş ailesine 250 bin euro tazminat davası açtı. Aile ise, kayıpları bir yana, böyle bir tazminatı karşılamalarının imkansız olduğunu söylüyor.
Diyarbakır- Bingöl karayolunun Lice ilçesi Fis Ovası mevkiinde 19 Haziran 2017'de meydana gelen kazada, Fikri Demirtaş yönetimindeki 21 DH 918 plakalı sivil otomobil, karşı yönde zırhlı polis aracı ile çarpıştı.
Kazada, otomobil sürücüsü Fikri Demirbaş (53 ile araçta bulunan annesi Zeynep Demirbaş (76), Mahmut Öner (74), Mevlüt Dağtaş (64) ve Abdulhamit Dağtaş (63) yaşamını yitirdi, zırhlı araçta bulunan 5 özel harekat polisi de hafif yaralandı.
Kazanın ardından Lice Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada, gözaltına alınan zırhlı araç sürücüsü polis daha sonra adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.
Lice Asliye Hukuk Mahkemesi ise, yaşamını yitiren sürücü Fikri Demirtaş'ı olaydaki; “dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı davranışı gerekçesi ile asli kusurlu” buldu.
Davanın ardından İçişleri Bakanlığı, Fikri Demirbaş’ın varislerinden zırhlı araçta meydana gelen maddi hasar nedeniyle “uğradığı zararın” tazmini karşılığında 250 bin Euro (2 milyon 669 bin 487,14 TL) ödemeleri için 2019 yılında ailenin tüm fertlerine ihtarname gönderdi.
Bakanlık, ailenin parayı ödemediği gerekçesiyle Diyarbakır 3’üncü Sulh Hukuk Hakimliğine bir dilekçeyle başvurarak tazminat davasının açılmasını talep etti.
Rûdaw’a konuşan Fikri Demirbaş’ın eşi Halime Demirbaş, “Hiç Allah'tan korkmuyor musunuz? Peygamberden utanmıyor musunuz? Şimdi diyorlar ki bu kadar para vermek zorundasınız. Nereden getireyim bu parayı? Hem ezip geçtiler hem de bizden bu parayı istiyorlar. Neymiş, panzerlerde sıyırık olmuş" dedi.
Sürücü Fikri Demirbaş, 7 kız ve bir erkek çocuk babasıydı. Üç kızı şu an evli. Ancak bakanlık çocukların evlerine de tebligat göndererek belirlenen miktarı ödemelerini istiyor.
Fikri Demirbaş'ın kızı Nesibe Demirbaş Karabacak da, “Kendi kendime söylüyorum; kiradayım diyorum. Altı yıldır evliyim. Bu süre içerisinde 5 defa ev değiştirdim. Bu parayı nereden bulabilirim? Kiradayım diyorum, parayı nasıl getireceğim? Ben ayrı, ablam ayrı, diğer evli ablam da kirada. Annem kirada kalıyor. Nereden getireceğin bu parayı?” şeklinde konuştu.
Türkiye'de trafik kanunlarına göre kazada kusurlu olan ölse bile diğer tarafa tazminat ödemek zorunda. Devlet şimdi bu parayı Demirbaş'ın ailesinden almak istiyor. Çünkü Fikri Demirbaş trafik raporunda asli kusurlu olarak geçiyor.
Ailenin avukatları ise, Jandarmanın trafik kazasına ilişkin hazırladığı “kaza tespit tutanağı”nın gerçeğe aykırı bir şekilde ve polislerin beyanları doğrultusunda hazırlandığını savunuyor.
Rûdaw’a konuşan ailenin avukatı Welat Bozhan, “Olay yeri jandarmanın sınırları içinde kaldığı için kaza raporunu onlar tutmuş. Bu rapordan başka bir kanıt yok. Elbette kafamızda sorular var. Bu konuda mahkemeye itirazda bulunduk. Vicdanlı hareket edersek, müvekkilimin hatasının yüzde yüz olduğuna asla inanmıyorum” dedi.
Bölgede zırhlı araçların karıştığı olaylar son yıllarda önemli ölçüde arttı. 20 Ekim günü de Urfa Viranşehir'de zırhlı aracın çarptığı 5 yaşındaki kız çocuğu ağır şekilde yaralandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın