HDP’li Özgüneş: 84’üncü vilayet derken Erbil’i kastediyorlar
Erbil (Rûdaw) - HDP Milletvekili Hasan Özgüneş, “Batılı devletler Türkiye’nin Güney Kürdistan’a yönelik operasyonunu doğru bulmuyor, Rojava’ya karşı operasyonuna ise kessin bir şekilde karşı çıkıyor” dedi.
Rûdaw TV’de Hêvîdar Zana’nın sunduğu 15:00 bültenine konuk olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Kürdistan Bölgesi toprakları içerisinde yürüttüğü “Pençe Kaplan” operasyonu hakkında değerlendirmelerde bulundu.
“Güney Kürdistan’da, Rojava’da ve Türkiye’deki saladırılar aslında Kürt halkına, kazanımlarına, değerlerine ve kimliğine karşı saldırlardır” diyen Özgüneş, “HDP olarak Türkiye’deki bütün mağdurların haklarını savunuyoruz fakat kitlemiz ve siyasetçilerimizin yüzde 95’i Kürtlerden oluşuyor. Bu nedenle, nerede olursa olsun Kürt halkına yönelik saldırılara karşı duruyoruz” ifadelerini kullandı.
“PKK Süleymaniye’de hakim olmuş diyorlar”
AK Parti ile ittifak halinde olan MHP lideri Devlet Bahçeli’nin geçmişte “misak-ı milli sınırlarını savaşsız kaybettik. Kerkük 82’inci, Musul 83’üncü ilimiz deme hakkının önünde hiçbir güç duramayacaktır” dediğini hatırlatan Özgüneş, “Biliniyorsunuz, 84’üncü vilayet darken de Erbil’den bahsediyor. Hükümetin ortağı MHP her zaman Güney Kürdistan’da federal bir bölgenin kurulmasını engelleyemedikleri için yanlış yaptıklarını söylüyor zaten. Bu nedenle bahane üretiyorlar. İşte PKK Süleymaniye’de hakim olmuş diyorlar. Bu büyük bir yalandır. Bunu saldırılarına uluslararası meşruiyet kazandırmak için, dünyaya ‘PKK orada ben gidip onunla savaşacağım’ demek için yapıyor. Aslında şimdi sınırdan 35-40 kilometre içeri geçerek ilhak etmek istiyorlar ki bu şekilde Güney Kürdistan’ı kontrol etmeyi amaçlıyorlar” dedi.
“Avrupa operasyonlara karşı”
Bu ay içerisinde HDP’nin Türkiye’deki değişik ülkelerin büyükelçilikleri ile Skype yoluyla toplantı yaptığını ve toplantıda sözü geçen operasyonların tartışıldığını dile getiren Özgüneş, şunları kaydetti:
“Batılı devletler Türkiye’nin Güney Kürdistan’a yönelik operasyonunu doğru bulmuyor, Rojava’ya karşı operasyonuna ise kessin bir şekilde karşı çıkıyor. Kürt halkının inkarına ve imhasına dönük saldırılar karşısında tepki gösteriyor ve endişelerini dile getiriyorlar. Zaten Türkiye hükümetine, ‘ülkede demokrasi, hukuk ve özgürlükler kalmamış, diktatörlükle yönetiliyor’ eleştirisini yöneltiyorlar.”
“Gelin Kürt meselesini Meclis’te diyalog yoluyla çözelim diyoruz”
Özgüneş, “Kürdistan Bölgesi’nde olduğu gibi Rojava’da da Kürtlerin statü sahibi olmasına karşı duruyorlar. 2013-2014’teki diyalog sürecinde de Kürtlerin Suriye’de Özgür Suriye Ordusu denilen oluşum içerisinde rejime karşı savaşıp devirmesini, daha sonra kendilerine cüzzi haklar verilmesini savunuyorlardı. İkincisi ve önemli olanı, Kürtlere toplumsal değil, bireysel haklar verilmesini öneriyorlardı. Sonuçta yine diyaloğu bitiren onlar oldu. Biz bugün de herkese barış için mücadele çağrısında bulunuyoruz. Gelin Kürt meselesini Meclis’te diyalog yoluyla çözelim diyoruz. 40 yıldır savaş ve şiddetle bir sonuca ulaşamadılar, şimdi de ulaşamayacaklar” ifadelerini kullandı.
HDP’nin Hakkari ve Edirne’den başlattığı “Darbeye Karşı Demokrasi Yürüyüşü”nün Ankara’da sona erdiğini dile getiren Özgüneş, bu hafta da partisinin Kadın Meclisi’nin eylemlere başlayacağını ve bu şekilde Eylül ayına kadar eylemselliği sürdüreceklerini söyledi.
“Mesele tarihi Kürt düşmanlığıdır”
Özgüneş, “Türkiye’de cumhuriyet kurulmadan önce, İngiliz ve Fransızlara karşı Kurtuluş Savaşı dedikleri dönemde Mustafa Kemal 13 Kürt şeyh ve ağaya mektup gönderiyor. Erzurum ve Sivas kongrelerinde Kürtlerin haklarını koruyacaklarını söylüyor. 1919’de Amasya genelgesini imzaladıklarında ülkenin Türk ve Kürtlerin ortak vatanı olduğu belirtiliyor. Lozan’da bunu inkar ederek Kürdistan’ı dört parçaya böldüler ve Türkiye, buradaki Kürtleri, Araplar ve Farslar da diğer parçalardaki Kürtleri asimile edecekler ve Kürtler ortadan kalkacak diye düşündüler. Kürt halkına düşmanlık ve Kürt’ün inkarı meselesi komplike bir meseledir. Mesele PKK değil” diye konuştu.
Türkiye’de devletin “Kürt düşmanlığının tarihi bir mesele” olduğunu ifade eden HDP’li Özgüneş, bu konu hakkında tarihte yaşanmış bir olayı şu sözlerle anlattı:
“1960’ta Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdulnasır rahmetli Mam Celal ve Mele Mustafa Barzani’yi barış için çağırıyor. Celal Talabani bir heyetle Mısır’a gidiyor ve görüşmelerden sonra Talabani, Mısır Devlet Başkanı Abdulnasır’dan Kürtçe bir radyo açmalarını istiyor, o da kabul ediyor. Daha sonra Türkiye’den bir heyet Mısır’a gidip, ‘Kürtçe radyo açmanızı istemiyoruz’ diyor. Cemal Abdulnasır da Türk heyeti ile dalga geçerek, ‘Siz Kürt yoktur diyorsunuz. Maden yoksa olmayan birşeyden neden bu kadar çok korkuyorsunuz’ diye soruyor. Yani mesele bu tarihi düşmanlıktır.”