Haber Merkezi – 1993’de katledilen Kürt siyasetçi Mehmet Sincar’ın pazartesi görülecek duruşmasına katılım çağrısı yapıldı.
4 Eylül 1993’te katledilen Kürt siyasetçi Mehmet Sincar’ın 27 Haziran Pazartesi günü Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşması öncesi Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ve Cihan Sincar ortak basın açıklaması yaptı.
Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, 90'lı yıllarda yaşanan katliamlarla yüzleşilmediğini, 27 Haziran’da görülecek olan Sincar davasının yalnızca bir kişinin davası olmadığını, 90’lı yıllardan beri işlenen cinayetlerin ortaya çıkarılması davası olduğunu söyledi.
Eren, “Bu davanın takipçisi olacağız. Zaman zaman Mehmet Sincar dosyasında olduğu gibi benzer dosyalarında cezasızlıkla kapatıldığını biliyoruz. Beraatla sonuçlandığını da biliyoruz. Buna izin vermeyeceğiz" dedi.
Sivil Toplum Örgütleri, siyasi partiler, aile ve ailenin avukatları olarak, davanın takipçisi olacaklarını belirten Eren, duruşmaya katılım çağrısı yaptı.
Eren’in ardından konuşan Mehmet Sincar'ın eşi Cihan Sincar “1990'lı yıllarda Musa Anter'den parti üyelerine kadar onur ve şerefini koruyanlar katledildi. O dönem de Başbakan, bölge valisi vardı. 'Öldüreceğiz dediler' ve öldürdüler “ ifadelerini kullandı.
Sincar sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün çocuklarımız büyüdüler ama halen dedelerinin katilleri bulunmadı. Seyid Rıza'lardan bu yana işlenen cinayetlerin failleri bulunmuyor. Biz aileler olarak; bedeli ne olursa olsun bu davalara sahip çıkacağız."
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise, Sincar katliamı üzerinden 30 yıl geçtiğini, cinayetin JİTEM, derin devlet ve Hizbullah ortaklığında organizeli işlendiğini, 90'lı yıllarda yaşanan katliamların belgeli olduğunu söyledi.
Beştaş sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kutlu Savaş Başbakanlık Müsteşarı iken, Susurluk Davası'na ilişkin hazırladığı geniş rapor var. Abdulkadir Aygan gibi itirafçıların yayınladıkları var. Bütün bunlar; Sincar davası da dâhil bir dönemi iyi anlatıyor. Sincar davasında Türk İntikam Tugayı önce katliamı üstlendi. Bir milletvekili öldürüldü, TBMM başta olmak üzere ‘faillerini ortaya çıkaralım', 'Sorumluları cezalandıralım' noktasında bir soruşturma yapılmadı. 2001'de Hizbullah’a yapılan operasyonda ele geçen belgelerde, Mehmet Sincar'ın isminin de olduğu belgeler vardı. 15 yıl sonra ancak bir dosyada iddianame hazırlanmış oldu. 2001'de operasyon yapılan Hizbullahçı Cihan Yıldız'a 2013 yılında Sincar davası da dâhil olmak üzere; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veriliyor."
18 Mart 2019'da Cihan Yıldız'ın avukatları aracılığıyla yeniden yargılama kapsamında yaptığı başvurunun sonuçlanarak tahliye edildiğini belirten Beştaş, "Bizim görüşümüze göre Hizbullah ile Türkiye devleti arasında Hizbullah tanıklarının tahliyesi noktasında büyük bir anlaşma var. Kaç tane Hizbullah üyesi cezaevinde tutulmaya devam ediyor diye sorduğumuzda; bakanlık cevap vermedi. Bildiğimiz kadarıyla hiçbir Hizbullah üyesi cezaevinde kalmadı. Ama 80 küsur yaşındaki Mehmet Emin Özkan cezaevinde" şeklinde konuştu.
Beştaş, Mehmet Sincar başta olmak üzere Meclis’in hiç bir Kürt parlamenterin katledilmesine ilişkin herhangi bir işlem yapmılmadığını belirtti.
Beştaş, “Bugün bir yumruk meselesi ile bir dokunulmazlığı kaldırın diyen Meclis Başkanı, buna kendi milletvekiline sahip çıkmıyor Çünkü öldürülen DEP'li, muhalif ve Kürt. Bir dönemle yüzleşmeden hesaplaşmadan hakikatler ortaya çıkmadan biz bu yola nasıl devam edeceğiz. HDP olarak gerçeklerle yüzleşmek için ciddi adımlar atıyoruz ve başaracağımıza da inanıyoruz” dedi.
HDP’li milletvekili Beştaş “90'lu yıllarda davalar açılmaz, soruşturmalar yürütülmezdi. AKP ‘büyük bir devrim yaptık’ diyerek ‘davaları açmıştık’ miştir. AKP şuanda 90'lı yıllarda işlenen katliamları aklayan taraftadır. AKP'ye Diyarbakır’dan söylüyoruz; rolünüzü görüyoruz. Siz aklamaya çalışıyorsunuz ama asla aklayamayacaksınız” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın