Ayhan Bilen yeni çözüm süreci hakkında konuştu: Kimi bilgi paylaşımları oluyor
Erbil (Rûdaw) - Türkiye'nin Sesi Partisi Genel Başkanı Ayhan Bilgen, yeni bir çözüm sürecinin başlayabileceğini söyledi.
Yeni çözüm süreci konusunda bilgi sahibi olduğunu belirten Ayhan Bilgen, Rûdaw TV'nin 15.00 bülteninde Hêvîdar Zana’nın sorularını cevapladı.
Konuyu sadece Öcalan konusu, sadece Kürt siyaseti konusu olarak görmenin eksik olacağını ifade eden Ayhan Bilgen, “Uzun zamandır siyasetin içerisindeyim. Sonuçta farklı yerlerden hem değerlendirme hem de kimi bilgi paylaşımları oluyor, dolayısıyla bir özel, kesin, ayrıntılı veriye sahip olmasak da bir arayış olduğunu, bir takım girişimler olduğunu biliyoruz. Kaldı ki bunların bir kısmı zaten açık olarak da dillendiriliyor. Örneğin Türkiye'nin 2023 öncesinde bir demokratik anayasaya sahip olması gerektiğini iktidar temsilcileri çok açık bir şekilde söylüyorlar. Yani Kürt sorununa dokunmayacak, Kürt sorununu pas geçecek bir anayasa neyi çözebilir ki ya da Kürtlerin anadil hakları ile ilgili kimi girişimlerin olduğunu biliyoruz. Bunu kamuoyu zaten paylaşıyorlar. Örneğin Kültür Bakanlığı klasik birtakım Kürtçe eserlerin basılması ile ilgili girişimler yapıyor. Dolayısıyla konuyu sadece Öcalan konusu, sadece Kürt siyaseti konusu olarak görmek bence eksik olur. Elbette bu ayağı da olmalı ama konuyu kültürel haklar, demokratik anayasa boyutu ile birlikte ele almak gerekir. Bu anlamda bir arayışın olduğunu söyleyebilirim” diye konuştu.
“Öcalan'ın geçmişte olduğu gibi çok görünür bir aktör olacağını düşünmüyorum”
Çözüm için atılacak adımlarım muhalefet partileri tarafından desteklenmesi gerektiğini ifade eden Bilgen şöyle devam etti:
“Kim bir adım atarsa hangi niyetle olursa olsun ister seçim için olsun ister başka, ne için olursa olsun, her adım desteklemeli. Muhalefete düşen görev eksikleri eleştirmektir. Bugüne kadar yapılmamış olanları tartışma konusu yapmaktır… Yani ben Öcalan'ın bu süreçte geçmişte olduğu gibi çok görünür bir aktör olacağını, görüşmelerin yapılıp kamuoyuyla paylaşılacağını düşünmüyorum. Yani bu 2014-15 yıllarında denenen süreç gibi olmayabilir ama yani sonuçta Öcalan'a önem veren, Öcalan'ın sözlerini değerli bulan bir kitle var. Elinde silahı olanlar varsa bu konuda Öcalan'ın vereceği bir mesaj pozitif katkı sağlayacaksa, bir mesaj barışın sağlanmasına (katkı sunabilir.)”