Erbil (Erbil) - Makbule Özer, 80. doğum gününü Cuma günü Van'da hapishanenin dört duvarı arasında kutladı. Ailesi, yaşı ve engeli nedeniyle zorlu cezaevi koşullarına dayanamayacağını bir üst mahkemeye kanıtlayamazsa, 25 ay daha hapiste kalması gerekecek. Oğulları ve avukatı, kocasıyla birlikte hapsedilen yaşlı kadını kurtarmak için her kapıyı çalarak özgürlüğünü güvence altına almak için her yolu deniyor.
Makbule Özer, 20 Temmuz 2018'de Van'ın Edremit ilçesindeki evinde her zaman olduğu gibi alternatif tıp kapsamında kırık, çıkık veya burkulan kemiklerle göbek fıtığı gibi sorunları tedavi ediyordu. Akşam saat 22.00 sularında bir kadın kapılarını çaldı ve Makbule Özer’e göbek fıtığı tedavisi yapıp yapamayacağını sordu. Dakikalar sonra polis, bu kadının PKK üyesi olduğu iddiasıyla eve baskın düzenledi.
Makbule Özer’in 13 çocuğundan biri olan Serhat Özer, Pazartesi günü WhatsApp üzerinden Rûdaw’a verdiği demeçte o anları şöyle anlattı:
“Ailemizin tüm üyeleri evin dışında tutulurken, kadına (PKK üyesi olduğu iddia edilen) saatlerce işkence yapıldı. Daha sonra annem babam ve evdeki üç erkek kardeşim gözaltına alındı. Dört gün sonra gözetim altında kalmak şartıyla serbest bırakıldılar. (Eve gelen) kadın ailesinden saklandığı için sahte bir kimlik kartı taşıyordu. Bunu [polise] verdiği ifadede itiraf etti.”
Polis önce 37 yaşındaki kadını PKK üyesi olmakla suçladı, ancak suçlama daha sonra “sahte kimlik kartı kullanma” suçuna dönüştü. Ancak Van’daki bir mahkeme, Makbule Özer ile ve 69 yaşındaki ikinci eşi Hadi Özer’i 2018'de “PKK'ye yardım” ettikleri iddiasıyla 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırdı. Karar Nisan ayında Yargıtay tarafından karar onaylandı. Özer çifti 9 Mayıs'ta tutuklandı.
Serhat Özer, “Bizi ziyaret eden herkesin kimliklerini kontrol edemeyiz. Kadın, örgüt üyesi olduğu için değil, sahte kimlik taşıdığı için gözaltına alındı. Bu nedenle ailem hakkında örgütle bağlantılı oldukları iddiasıyla kovuşturma yapılması yasa dışıdır” dedi.
İkisinin de engelli raporu var
Çiftin cezası Yargıtay tarafından onaylanınca, aile cezalarını ev hapsine çevirme umuduyla sağlık durumlarının cezaevinde kalmaya uygun olmadığını kanıtlamak için hastaneye götürdü. Hadi Özer’in engeli yüzde 33, Makbule Özer’in engellilik hali yüzde 52 olarak değerlendirildi. Çiftin avukatı Dilan Kunt Ayan, Çarşamba günü WhatsApp üzerinden Rûdaw’a verdiği demeçte, "Mahkeme, mevcut sağlık raporlarının tahliye için yeterli olmadığını ifade ederek adli tıp raporu talep etti” dedi.
Rûdaw’ın ulaştığı ve 7 Nisan'da Van'da bir eğitim araştırma hastane tarafından hazırlanan tıbbi rapora göre, Makbule Özer’in yüzde 52 oranındaki engelliliği daha çok hareket kabiliyeti ve ürolojik sorunlarıyla ilgiliydi.
Serhat Özer, mahkemenin babası için sağlık raporu sunmayı kesinlikle reddettiğini, ancak annesi için Adli Tıp’tan rapor alınmasını istediğini söyledi. Makbule Özer kısa süre önce Adli Tıp raporu düzenlenmesi için sevk edildi, bir takım yeni tahliller ve değerlendirmeler yapıldı. Ancak bu testlerin sonuçları henüz rapor olarak yayınlanmadı. Sonuç, Makbule Özer’in cezaevi koşullarına dayanamayacak durumda olduğunu ve ailesinin yardımına ihtiyaç duyduğunu gösterirse, ailenin talebi üzerine ev hapsine alınabilir.
Rûdaw’a konuşan avukatı Dilan Kunt Ayan, Makbule Özer’in hapisten çıkması için tüm yasal yolları kullanacaklarını, çifte verilen cezaya itiraz edeceklerini ve konuyu Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacaklarını söyledi.
Avukat Dilan Kunt Ayan, yaşlı kadının engelinin hapisten çıkması gerektiğinin "güçlü kanıtı" olduğunu söyledi.
Ayan, "Müvekkilimin duruşmaya tekerlekli sandalye olmadan katılamayacak durumda olması nedeniyle serbest bırakılmasının yasal olarak mümkün olduğuna inanıyoruz” dedi.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Perşembe günü Twitter’da taptığı bir paylaşımda Makbule Özer’in günde iki kez sağlık kontrolünden geçtiğini, yürümekte zorlandığını ve tekerlekli sandalye kullandığını söyledi.
Gergerlioğlu, “Hapishane koşulları nedeniyle kan şekeri ve tansiyonu da yükseldi” diye yazdı.
Çok sayıda sosyal medya kullanıcısı ve politikacı da, Özer çiftine desteklerini ifade ederek bir an önce serbest bırakılmalarını talep etti.
Bu yaşlı insanların ilk hapsedilişi değil
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın 2018'deki yıllık raporu, Türkiye'de "on binlerce kişinin keyfi olarak tutuklandığını ve gözaltına alındığını" bildirdi.
Bu, çeşitli fiziksel engelleri ve kronik hastalıkları olan Kürt yaşlıların PKK ile bağlantılı oldukları iddiasıyla Türkiye'de ilk kez hapsedilişleri değil. Ali Bocnak, PKK ile bağlantılı olduğu iddiasıyla on yıldan fazla bir süre hapiste yattıktan sonra Eylül 2020'de 76 yaşında bir hastalıktan öldü. 2018'de Muş ilindeki bir mahkeme, 78 yaşındaki Sise Bingöl'ün ağır hasta olmasına rağmen hapisten çıkarılması için yapılan itirazı reddetti.
İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) 29 Nisan'da açıkladığı resmi rakamlar, 31 Mart itibarıyla Türk cezaevlerinde 314.502 tutuklu bulunduğunu söylüyor.
Raporda, "İHD Merkez Cezaevleri Kurulu'nun topladığı verilere göre Nisan 2022 itibarıyla Türkiye'deki cezaevlerinde 651'i kritik durumda olmak üzere 1.517 hasta tutuklu bulunuyor" denilirken, 2021 yılından beri en az 46 tutuklunun sağlık sorunları nedeniyle yaşamını yitirdiği ifade edildi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın