Musa Anter davası: Duruşma bugün görüldü, zaman aşımına 3 ay kaldı
Haber Merkezi – Zaman aşımına uğramasına 3 ay kalan Musa Anter davasının 35’inci duruşması bugün Ankara Adliyesi’nde görüldü. Davanın bir sonraki duruşması 15 Eylül'de görülecek.
20 Eylül 1992’de öldürülen Kürt aydın, gazeteci ve yazar Musa Anter’in katledilmesine dair açılan davanın 35’inci duruşması, Ankara 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Duruşmada Anter’in oğlu Dicle Anter de hazır bulundu. Duruşmada İnsan Hakları Derneği’nin ve Özgürlükçü Hukukçular Derneği’nin (ÖHD) davaya katılma talepleri reddedildi.
Aygan'ın İsveç'te ifadesinin alınması için müzekkerenin 2021'de gönderildiği anlaşıldı.
15 Eylül'e ertelenen davanın, zaman aşımına uğratılmasına üç ay kaldı.
Musa Anter davasının seyri
Kürt aydını, gazeteci ve yazar Musa Anter (Apê Musa), 20 Eylül 1992'de Kültür-Sanat Festivali için Diyarbakır'daydı.
Gündüz festivale katıldı, kitaplarını imzaladı. Akşam Seyrantepe Mahallesi'ndeki 442. Sokak'ta yeğeni gazeteci-yazar Orhan Miroğlu ile birlikte silahlı saldırıya uğradı. Anter hayatını kaybetti, Miroğlu ise yaralandı.
Anter Ailesi, Türkiye'de yürütülen soruşturmada sonuç alamadığı için 2000'de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu. Mahkeme ön kabulden sonra 2005'te tarafları uzlaştırmak istedi ve aileye 15 bin euro önerdi. Ama aile maddi tazminat yerine ihlal kararı çıkmasını istedi ve öneriyi reddetti.
AİHM 19 Aralık 2006'da Musa Anter'in yaşam hakkının ihlal edildiği ve cinayet hakkında yeterli soruşturma yürütülmediği için Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 2. maddesinin iki kere ihlal edildiğine ve Anter Ailesi'nin mahkemeye etkin başvuru hakkının elinden aldığı gerekçesiyle AİHS'in 13. maddesinin ihlal edildiğine karar verdi. Türkiye 28 bin 500 Euro ödemeye mahkûm oldu.
JİTEM tetikçisi Aygan'ın ifadeleriyle soruşturma yeniden başladı
Olayın şahitlerinden, eski JİTEM tetikçisi ve itirafçısı Abdülkadir Aygan, 2004'te "İtirafçı Bir JİTEM'ci Anlattı" adlı kitabında Anter cinayetiyle ilgili Binbaşı Ahmet Cem Ersever, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım, Mustafa Deniz, "Hogir" kod adlı Cemil Işık, Suriye İstihbarat Örgütü El Muhaberat'ın eski elemanı Neval Boz, JİTEM Telsiz Kumanda Merkezi'nde görevli Ali Ozansoy, JİTEM Tim Komutanı Savaş Gevrekçi ve "Şırnaklı Hamit"in adını verdi.
Bunun üzerine AİHM kararının ardından 2009 yılında Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı, Abdülkadir Aygan'ın itiraflarını "ihbar" kabul ederek, katliamdan 17 yıl sonra soruşturmayı yeniden başlattı.
Cinayet uzun süre "faili meçhul" kaldıktan sonra 29 Haziran 2012'de tetikçi zanlısı Hamit Yıldırım Şırnak'ta yakalandı ve tutuklandı.
Haziran 2017'deki duruşmada sanık Hamit Yıldırım, "tutukluluk süresi dolduğu" gerekçesiyle tahliye edildi.
Davanın zaman aşımına uğramasına aylar kalmasına rağmen kovuşturma aşamasında eksik kalan birçok husus tüm ısrarlara rağmen giderilmedi. İsveç'te bulunan sanıklardan Abdülkadir Aygan'ın 2018 yılında yazılı savunması alınması talebine Adalet Bakanlığı yanıt vermedi.
Davanın zaman aşımına uğramasına son 3 ay
Ara kararını açıklayan mahkeme, "Hamit Yıldırım hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin kaldırılması hususundaki taleplerin reddine" kararı vererek, duruşmayı 20 Haziran 2022'ye erteledi.
Böylelikle davanın zaman aşımına üç ay gibi kısa bir süre kalmış oldu.
Zaman aşımı süresinin dolmasıyla birlikte, dava Eylül ayında rafa kaldırılmış olacak.