Kürdistan’ın gelini: Leyla Kasım
Erbil (Rûdaw) - Irak’ın başkenti Bağdat’ta 12 Mayıs 1974’te idam edilen peşmerge Leyla Kasım, idam sehpasına giderken Kürt ulusal marşı Ey Reqib’i okuyarak ölümsüzleşti.
1952 yılında Diyala yakınında, Rojhılat sınırında yer alan Hanekin’e bağlı Bamili köyünde 5 çocuklu bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Leyla Kasım, Irak’ta idam edilen ilk kadın oldu.
1970 yılında Kürdistan Demokrat Partisi’ne (KDP) katılan kadın savaşçı Leyla Kasım, Kürdistan özgürlük mücadelesine katılmasını, “kadınların da vatan için mücadele edebileceğini ve canını feda edebileceğini göstermek istedim” sözleriyle anlatır.
Rûdaw’a konuşan Leyla Kasım’ın ablası Sabiha Kasım, kardeşinin tutuklanışının hikayesini anlatırken, o gün evde olmadığını söylüyor.
Sabiha Kasım, “Her hafta Celewla’dan döndüğümde evimiz şen olurdu. Ama o hafta döndüğümde baktım ki herkes hüzünlü. Neyiniz var diye sordum. Dediler ki Leyla’yı götürdüler. Ayın 3’ünde de doğrudan idam kararı verildi” dedi.
Leyla’nın ok başarılı bir öğrenci olduğu için öğretmenleri tarafından sevildiğini söyleyen Sabiha Kasım, “Her zaman en yüksek puanı almak isterdi. Irak’ta her Perşembe okullar kapatıldığında Irak bayrağı göndere çekilirdi. Ortaokul ve lisedeyken de müdür Leyla’ya, ‘Senden daha zeki ve başarılı öğrencim yok. Her Perşembe Irak bayrağını sen göndere çek’ derdi. Birgün eve geldi ve babama şunu söyledi; ‘ben her perşembe Irak bayrağını göndere çekiyorum. Peki ne zaman Kürdistan bayrağını da kendi ellerimle göklere yükselteceğim? Kürdistan bayrağı da Irak bayrağı gibi dalgalanmalı’ dedi” ifadelerini kullandı.
Kürdistan Öğrenci Birliği'nin kuruluşunda yer aldı
Leyla Kasım, 1971 yılında Bağdat Üniversitesi Sosyoloji bölümünde öğrenim görmeye başladı. 1972 yılında Kürdistan Öğrenci Birliği'nin kuruluşunda yer aldı.
Okul arkadaşı Şükriye Resul ise, “Biz üniversitedeyken o da son sınıf öğrencisiydi. Leyla siyasetle ilgilenmeyi seven bir kızdı. Tavır sahibiydi. Son derece kararlı ve cesurdu. Radikal bir kişilikti. İdam sephasına gitme pahasına kendinden taviz vermemek ve ardından böyle güzel bir imaj bırakmak o kadar da kolay birşey değil” diye konuştu.
1974 yılında, Kürt devrimi liderliği ile Irak hükümeti arasındaki ilişkilerin bozulması ile birlikte Leyla Kasım ve arkadaşları Cevad Hemevendi, Neriman Fuad Mesti, Hesen Heme Reşid ve Azad Süleyman Miran tutuklandı. Dönemin Irak basını Leyla Kasım’ı “terörist” diye tanıttı.
Ablası Sabiha Kasım, Leyla’nın cezaevi günlerine ilişkin, “Tutuklandıktan 13 gün sonra annem cezaevinde ziyaretine gitti. Annemin gözünün içine bakıp şunu söylüyor; Eğer benim annemsen kesinlikle üzülme, buradakiler ağladığını görmesinler. Ağladığını görüp sevinmesinler” diyerek Leyla’nın onurlu duruşunu anlatıyor.
Leyla Kasım, idam edilmeden önce Celewla’da yaşayan bir kişi aracılığıyla yüzüğünü ablasına gönderir.
Kardeşi ile birlikte aynı gün 14 kişinin idam edildiğini belirten Sabiha Kasım, sözlerine şunları ekledi: “İdam edilenlerden biri Celewla’dandı. Onun akrabası ile yüzüğünü bana gönderdi. Adam gelip kapıyı çaldı, açtım baktım bana bu yüzüğü verdi. Nedir diye sordum; ablam üzülme, bunu Leyla gönderdi, adresini verdi, bunu sana getirdik dedi.”
Leyla Kasım ve diğer 4 arkadaşı, 12 Mayıs 1974’te sabah saat 07:00’da Baas rejimi tarafından idam edildi.
Sabiha Kasım, “Babam ve kardeşim Bağdat’taki Adli Tıp Kurumu’na gitti. Akşam saat 9:00’a kadar beklediler sonra cenazeyi teslim ettiler. O yalnız değildi, ogün 14 kişiyi daha idam etmişlerdi. Birgün bir dostumuzu gördük, bize; iyiki sizi gördüm, Almanya’ya gittim orada Leyla adına kitap bile yazılmış. Irak’ta en çok tanınan şehittir dedi” diye konuştu.
“Boynuna geçirdiği irmik, iftihar madalyasıdır”
Leyla Kasım’ın idam edilmesi olayı, dünya basınında da idam edilen ilk siyasi kadın olarak yer aldı.
Şükriye Resul, “Hemin gibi büyük bir Kürt şair, Leyla ile Mecnun’un aşkından bahsederken Mecnun’la dalga geçiyor ve şunu söylüyor; sen sadece kendine aşıksın, gel bir de bizim Leyla’ya bak. O bize geceleri aydınlatmıştır. Boynuna geçirdiği irmik, iftihar madalyasıdır” dedi.
Anlatıldığına göre Leyla Kasım cezaevindeyken ziyaretine gelen annesinden, bir makas ile geneleksel Kürt kıyafetlerini getirmesini ister. Makas ile saçından bir tutam keser ve annesine verir. Bunu hatıra olarak yanında sakla. Çünkü birkaç gün sonra ben de şehitler kervanına katılacağım ve Kürt kıyafetlerimle Kürdistan’a gelin olacağım der. O günden beri Leyla Kasım için “Kürdistan’ın Gelini” denir.