Mesud Barzani: En büyük rütbem peşmergeliktir

Erbil (Rûdaw)- Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Genel Başkanı Mesud Barzani, 52 yıldır en büyük rütbesinin peşmergelik olduğunu belirterek,“Bununla gurur duyuyorum” dedi.

 

Mesud Barzani, peşmerge oluşunun 56’ncı yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

 

Mesajında Barzani şunlara yer verdi:

 

“56 yıl önce bugün, bana peşmerge olma şerefi bahşedildi. O günden beri ve yaşadığım sürece benim için en büyük rütbe ve paye peşmergeliktir. Bu benim yaşamım süresince kazandığım en şerefli ve onurlu kazanımdır.

 

Kürdistan halkı, peşmerge sayesinde Yüce Allah dışında hiçbir güç ve tarafın önünde eğilmedi. Zafer ve gurur; irade ve mücadele sahibi, ulusuna karşı doğruları dillendiren kişilerindir.”

 

Mesud Barzani kimdir?

 

16 Ağustos 1946’da Mahabad Kürdistan Cumhuriyeti’nde dünyaya gelen Mesud Barzani, 1962 yılında, 16 yaşındayken, babası Mele Mustafa Barzani liderliğindeki Büyük Eylül Devrimi’nde peşmerge oldu.

 

Kürt kurtuluş hareketinde önemli ve belirgin role sahip olan ve Kürdistan Bölgesi eski Başkanı olan Mesud Barzani, genç bir peşmerge bir lider ve KDP yöneticisi olarak görev yaptı. Barzani mücadeleye peşmerge olarak başladı. Başkanlık görevini teslim ettikten sonra yaptığı ilk açıklamada ise, “Bir peşmerge olarak kalacağım” demişti.

 

11 Mart 1970’de Eylül Devrimi’nde Bağdat ile yapılan müzakelerde yer alan heyetteki isimlerden biri olan Barzani, 1975’te Eylül Devrimi’nin yenilgiyle sonuçlanmasının ardından İdris Barzani ve bir grup partili gençle geçici yönetimle partiyi kurdu.

 

Barzani, 26 Mayıs 1976’da Mayıs Devrimi’ne öncülük etti. Kasım 1979’da partisinin 9’uncu kongresinde Mele Mustafa Barzani’nin vefatının ardından, Eylül Devrimi’nin öncüsü olarak partisinin başkanı olarak seçildi.

 

Barzani, Irak’ta Baas rejiminin yıkılmasının ardından KYB Genel Sekreteri Celal Talabani ile Irak Anayasası’nın yazılmasında belirgin bir rol aldı. 11 Mayıs 2003 - 28 Haziran 2004 tarihleri arasında Irak Devlet Başkanlığı statüsünde olan Geçici Koalisyon Yönetimi'nin başkanlığını yapan Paul Bremer, kitabında, “Söz konusu dönemde Barzani’nin anayasada Kürtlerin haklarını korunması konusunda ciddi bir baskı yaptığına” yer vermişti.

 

IŞİD’in Güney Kürdistan’a saldırmasıyla beraber, uzun süre savaş cephelerinde mücadele veren Barzani, çoğu zaman siyasi mesajlarını da cephede veriyordu.

 

Barzani, görevi sürecinde Kürdistan Devletini kurmak için çalıştı. Bu amaç doğrultusunda da Güney Kürdistan’da bağımsızlık referandumu yapmak istedi. Bağımsızlık referandumuyla 4 parça Kürdistan ve dünyadaki tüm Kürtlerin ulusal duygularını perçinledi.

 

25 Eylül’de bağımsızlık referandumunun yapılması kararının alınmasıyle birlikte Türkiye, İran ve Irak tehditlerde bulunurken, ABD ve Avrupa, referandum kararının iptalini istedi. 25 Eylül’de yapılan referandumda ise Güney Kürdistan’ın yüzde 92’si bağımsızlığa “Evet” diyerek tüm dünyaya “artık bağımsız bir devlet olmak istediklerini” gösterdi.