VAN - Kaybolan iki değer: Gümüş ve kedi

Van (Rûdaw) – Van’da giderek unutulmaya yüz tutan gümüş işlemeciliğine başlayan iş Erdal Binici, nesli tükenen Van kedisi türünün devamı için de çalışma başlattı.

 

Kazılarda elde edilen sonuçlara göre, daha önce Urartu döneminde yaygın olan gümüş işlemeciliği, Ermeniler’in bölgede yaşam sürdüğü dönemde de devam etti.

 

Birinci Dünya Savaşı yıllarından sonra ise, gümüş işleten işyerlerinin bir bir kapanmasıyla bu sanat dalı adeta unutuldu.

 

Ancak son yıllarda turizm ağırlıklı çalışan iş çevreleri, gümüş sanatına yeniden el attı. Van’da bu amaçla kurulan 4–5 işyeri bulunuyor.

 

İşadamı Erdal Binici de, 2 yıl önce Van Kalesi’nde gümüş işlemeciliği üzerine bir işyeri açtı.

 

Üretilen malzemeler müşteriler tarafından büyük bir beğeni toplarken, işyeri kente gelen turistlerin de akınına uğruyor.

 

Binici, diğer iş çevrelerinden farklı bir iş daha yapıyor.

 

O da, özel bakım isteyen, ancak gerekli özen gösterilmediği için giderek yok olan ve farklı iki retken gözleriyle bilinen Van Kedisi ile ilgili başlattığı çalışma.

 

İşadamı, yine Van Kalesi’nde, kendisine ait gümüş dükkânının hemen yanına 25–30 kediyi barındırdığı özel bir ev yaptı.

 

Rûdaw’a konuşan Binici, hem gümüşün, hem de kedinin kentin iki önemli değeri olduğunu ve bu iki değeri yaşatmanın herkes için bir sorumluluk olması gerektiğini söyledi.

 

Son yıllarda kente iyi bir turist akışının gerçekleştiğini ifade eden Binici, gelen yabancılar için en fazla gümüşün ve Van kedisinin dikkat çekici bulunduğunu, gümüş için gelenlerin kedileri ziyaret etmeden ayrılmadıklarını kaydetti.

 

Yaklaşık 150 dolayında kedinin koruma altına alındığı Van’da, Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne ait de, bir kedi evi bulunuyor.