‘Seyit Rıza yeniden yargılansın’ talebi

Haber Merkezi - 1937-38 yılında düzenlenen askeri harekat sonrası 'Dersim isyanı' lideri olduğu gerekçesiyle yakalandıktan sonra oğlu ve 5 arkadaşıyla birlikte idam edilen Seyit Rıza ve arkadaşlarının yeniden yargılanması istendi.

 

Tunceli Barosu'ndan yapılan yazılı açıklamada, 4 Mayıs 1937 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından alınan bir karar ile Dersim'de bir askeri harekatın yapılmasına karar verildiği, sonrasında da adil bir yargılama yapılmadan Seyit Rıza'nın 15 Kasım 1937 tarihinde Elazığ Buğday Meydanı'nda, oğlu Resik Hüseyin ve 5 arkadaşıyla idam edildiği kaydedildi.

 

Gelinen aşamada Seyit Rıza ve diğer Dersimlerin idamı ile sonuçlanan muhakemenin iadesinin gerektiği belirtilen açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanken 23 Kasım 2011 tarihinde Dersim ile ilgili yaptığı açıklamalara da yer verilerek, 8 maddelik talepler şöyle sıralandı:

 

- Özür dilenmesine ve özrün kamuoyuyla paylaşılmasına

 

- Dersim 1937/38/39 sürecine dair hakikatin tamamının kamuoyuyla paylaşılmasına

 

- Öldürülenlerin yakınlarının onurlarını, itibarlarını ve haklarını iade eden resmi bir açıklama yapılmasına

 

- Kayıpların nerede olduklarının araştırılmasına; kaçırılan çocukların ve öldürülenlerin kimliklerinin tespiti için araştırma yapılmasına; öldürülenlerin naaşlarının bulunması, tanımlanması ve ailelerin ve toplumların kültürel pratikleri veya mağdurların vasiyet ettiği veya ettiği varsayılan şekillerde yeniden gömülmesi için gerekli işlemlerin yapılmasına

 

- Dersim 1937/38/39 süreci ve sonrasında meydana gelen hadiselerle ilgili olarak sorumlulukların kabulünü ve gerçeklerin tanınmasını içerecek şekilde kamuoyundan özür dilenmesine

 

- Öldürülenler için anma törenleri düzenlenmesine

 

- Dersim 1937/38 süreci ve sonrasında meydana gelen ihlallerin doğru bir anlatımının uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası insancıl hukuk eğitimi ve çalışmalarına yönelik dokümanlara dahil edilmesine

 

- Söz konusu ihlallerin bir daha tekrar edilmeyeceğine dair garanti verilmesine; Avukatlık Kanunu'nun 76. ve 95. maddeleri hükümleri çerçevesinde talep ediyoruz.”