DERSİM - Bin 300 yıllık Kilise bakım bekliyor
Dersim (Rudaw) – Dersim'in Hozat ilçesine bağlı Geçimli Köyü'nde bulunan bin 300 yıllık Ergen Kilisesi, bakımsızlıktan harap hale geldi.
Ermeniler tarafından yapıldığı sanılan kilisenin restorasyon çalışmasının yapılmaması nedeniyle büyük bölümü tahrip oldu. Kaderine terk edilen kilise defineciler tarafından harabeye dönüştürüldü.
Hozat ilçe merkezine 15 kilometre uzaklıktaki Ergan (Geçimli) Köyü'nde bulunan Ergen Kilisesi, bölgede uzun yıllar devam eden çatışmalı ortam nedeniyle kayıt altına alınıp restore edilemedi.
Ermeniler tarafından yapıldığı sanılan kilisenin restorasyon çalışmasının yapılmaması nedeniyle büyük bölümü tahrip oldu. Kilisede halen Ermenice yazıtlar bulunuyor.
Dersim'in en büyük kiliselerinden biri olarak kabul gören Ergen Kilisesi'nin koruma altına alınmasına ilişkin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün yaptığı talebe Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu da 2012 yılında olumlu cevap vermiş ancak şu ana kadar bir çalışma yapılmış değil.
Yerli ve yabancıların ziyaret ettiği kilisenin onarılarak turizme kazandırılmasını bekleyen Geçimli Köylüleri, kilisenin restore edilerek turizme kazandırılmasını istiyor.
Kilisenin bakımsız olduğunu söyleyen köy sakini Mılayım Yıldız, "Biz ziyaretlerimizi nasıl biliyorsak burayı da öyle biliyoruz ve önemsiyoruz. Defineciler sürekli burada kazı yapıyor ve buraları tahrip ediyorlar. Burası bizim için ziyarettir, ancak buranın değerini bilmiyorlar sahip çıkmıyorlar. Sahip çıkarlarsa turist gelir dünya bizi tanır. Ancak hiçbir çalışma yok buraya kimse sahip çıkmıyor" dedi.
Kilisenin Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından koruma altına alındığını ancak hiçbir çalışma yapılmadığını ifade eden Köy Muhtarı Ali Tezkır ise, "8 yıl önce yetkililer buraya geldiler inceleme yaptılar ve burayı yapacaklarını söylediler. Gürcistan, Ermenistan ve bütün Avrupa ülkelerinden gelip inceleme yaptılar ve restore edeceklerini söylediler ancak henüz bir çalışma gerçekleşmedi" diye konuştu.
Kilisenin ziyaretçilerinden Güler Emektar de, "Senelerce basında çok okumuştum. Merak ediyordum. Duygusal olarak da buraya ait hissettiğim bir hisse sahiptim. Benim için sadece bir mekanı ziyaret etmek. Köklerle buluşmuş gibi hissediyorum. Çok etkileyici ve aynı zamanda çok üzücü. Dersim coğrafyasının ve bütün bir Anadolu coğrafyasının ne kadar zengin olduğunu gösteren izler bunlar. Temennim o ki sahip çıkılsın. Burası bildiğim kadarıyla Orta Çağ'da Ermeniler için kültür merkeziymiş. Burada çok önemli yazma eserler üretilmiş. Müthiş bir kültür kaybı, medeniyet kaybı olarak görüyorum. Hem Dersim için hem de Türkiye için büyük bir kazanç" dedi.