Haber Merkezi – Demokratik Toplum Partisi (DTP) eski Eş Genel Başkanı Nurettin Demirtaş, 31 Mart yerel seçimlerinde CHP’nin İstanbul'da HDP stratejisi sayesinde kazandığını belirterek, “CHP İstanbul’u tekrar kazanabilir, fakat Kürtlerin desteği olmadan asla!” dedi.
Türkiye’de hakkında tutuklama kararı bulunduğu için yurt dışında yaşayan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın kardeşi Nurettin Demirtaş, Avrupa’da yayın yapan bir site için kaleme aldığı “İstanbul’da Kürt oyları çantada keklik değil” başlıklı makalesinde İstanbul seçimleri hakkında değerlendirmelerde bulundu.
CHP’nin seçimden sonra PKK Lideri Öcalan’a uygulanan görüş yasağı, açlık grevleri ve Kürt sorunu karşısındaki sessizliğine dikkat çeken Demirtaş, seçimde HDP’nin kazandığı belediyelerin çeşitli gerekçelerle elinden alınmasına karşı CHP yönetiminin sessizliğini eleştirdi.
“CHP’ye destek vermezse kim Kürt halkını suçlayabilir ki?”
Bu konuda CHP’ye, “Bunlar görmezden gelinebilir mi?” sorusunu yönelten Demirtaş yazısında şu sözlere yer verdi:
“AKP-MHP ne kadar milliyetçi ve şiddet doğuran bir dille konuştuysa CHP sözcüleri de benzer tonda cevaplar vererek milliyetçilik yarışına girdi. Ortada tarihi bir sorun varken ve üstelik her gün her iki taraftan da can yakıyorken sadece bir kentin idaresini tartışıp konuşmak fazlasıyla basit ve sorumsuzca bir yaklaşım olmaktadır. CHP yönetimi Kürt analarının yerlerde sürüklenmesi karşısında bile tavırsız kalmıştır. Habur sürecini, İmralı görüşmelerini negatif bir yaklaşımla AKP’ye karşı kullanmaya kalkmıştır. Bu durumda HDP’nin en geniş tabanını oluşturan Kürt halkı CHP’ye İstanbul yarışında destek vermezse kim Kürt halkını suçlayabilir ki?”
“İmamoğlu’na destek sürebilir”
Ekrem İmamoğlu’nun daha tutarlı davrandığını vurgulayan Nurettin Demirtaş, “Kürt halkı İstanbul seçiminde Sayın İmamoğlu’na olan desteğini sonuna dek sürdürebilir. Fakat CHP bilmelidir ki Kürt sorununun çözümüne kim yanaşırsa halk ona destek verir. Doğruya doğru!” ifadelerini kullandı.
AK Partinin “çözüme” yanaşmadığını belirten Demirtaş, şu soruyu gündeme getirdi:
“Fakat ya politika değiştirir, çözüme yanaşırsa? Demokratikleşme için bir adım atarsa? CHP o zaman da ‘demokrasi ve çözüm’ yarışına mı girecek? Tutarlı davranmak bu mudur? Neden şimdi bunu yapmıyor CHP? Ne de olsa AKP demokrasiye yanaşmaz diye düşünüyor olabilirler. Fakat AKP içinde 2015’ten beri yürütülen savaş politikalarının yanlış olduğunu, sonuç getirmediğini düşünenler giderek artıyor. Bunun için bunca mücadele var.”
“AKP şerit değiştirirse Kürt halkı pozitif yanıt verebilir”
“Neticede AKP şerit değiştirirse Kürt halkı buna pozitif yanıt verebilir” diyen Demirtaş yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Şimdi bu durumda CHP yönetiminin politikalarını gözden geçirmesi gerekmiyor mu? Açıkça bilinmesinde yarar vardır: Tecridin kaldırılmasına, Kürt sorununun demokratik çözümüne dair tek kelime etmeyen bir CHP’yi Kürt halkı desteklemeyebilir. Fakat AKP tecride son verip demokratik çözüm için adım atarsa ibrenin yönü değişebilir.
CHP Kürt oylarını çantada keklik görmemelidir. AKP ile çözüm olur mu olmaz mı tartışması ayrı bir konu, burada ifade etmeye çalıştığımız bu misyonu CHP’nin yüklenmesi gerektiğidir. Fakat CHP bu sorumluluk altına girmediği halde Kürt halkından destek bekleyemez.”
Nurettin Demirtaş, AKP ise bu durumu sadece İstanbul’u kazanmak adına bir fırsat olarak değerlendirmek yerine Kürt sorununun demokratik çözümü için tarihi bir fırsat olarak görür ve bu temelde tecride son verip çözüm kanallarını açarsa Kürt halkı neden tutumunu değiştirmesin ki?” dedi.
“Bu tartışma halkı beklentiye sokmak için değildir, siyasi bir realitenin dile gelişidir” diyen Demirtaş, İstanbul seçimilerinde HDP’nin “koşulsuz destek” konumunu gözden geçirebileceğini belirterek, “Halkımızın tercihini tartışmak için 23 Haziran’a dek yeterince zamanı vardır fakat çözümden yana olmayan tutumlara karşı zerrece tahammülü yoktur” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın