Bir hata oluştu! Lütfen tekrar deneyin
Hasankeyf (Rûdaw) - 12 bin yıllık tarihi geçmişi bulunan Hasankeyf’i sular altında bırakacak olan Ilısu Barajı’nda, 10 Haziran’dan itibaren su tutma işlemine başlanacak. Hasankeyf ile birlikte Dicle nehri kıyısındaki 196 köy de sular altında kalacak.
Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali Projesi nedeniyle Hasankeyf ile birlikte birçok yerleşim yerinin sular altında kalmasına 1 gün kaldı. Batman’dan Mardin’in Gercüş ilçesine kadarki bölgede 196 köy sular altında kalacak. Bu konuda Dicle nehri kıyısındaki köylülerin uyarıldığı belirtiliyor.
Sular altında kalacak köylerden biri de Hasankeyf’in Serpire köyü. Serpire köyü sakinlerinden Ahmet Çiğci, atalarından miras kalan köyünden, bağ ve bostanlarından kopmanın kendisi için çok zor olacağını söyledi.
Rûdaw’a konuşan Ahmet Çiğci, “60 yaşındayım. Bu köyde doğup büyüdüm. Dedelerim bu köyde yaşadı. Tüm çocuklarımız da bu köyde doğdu. Fakat şimdi evlerimiz, tarım arazilerimiz sular altında kalacak. Hasankeyf’te de bize yer verilmiyor” dedi.
Hasankeyfi Yaşatma Girişimi ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Hasankeyf'in sular altında kalmasını protesto etmek amacıyla dün son kez bri basın açıklaması yaptı. Inisiyatif üyeleri, Ilısu Barajı’nın bölgenin ekolojik yapısına büyük zarar vereceğini, onlarca hayvan türünün yok olacağını ve bu durumdan Irak ile Kürdistan Bölgesi’nin de zarar göreceğini belirtti.
Mezopotamya Ekoloji Hareketi üyesi Nejdet Sezgin, “Irak’a akan su miktarında yüzde 50 azalma olacak. Bu durum tüm canlıları olumsuz etkileyecek. Aynı zamanda insan sağlığını da etkileyecek” uyarısında bulundu.
Hasankeyf için son bir kez çağrıda bulunanların arasında milletvekilleri ve doğaseverler de vardı. Sosyal medya üzerinden sanatçı, yazar ve gazetecilerin hazırladığı videolar kısa süre içinde binlere ulaştı. Hasankeyf'e destek olmak isteyenler "#HasankeyfİçinGeçDeğil" hasthagi ile duyarlılık çağrıları yaptı.
Rûdaw’a konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Mileltvekili Ayşe Acar Baraşan da, “AKP hükümeti Yeni Hasankeyf’te üstü açık müze yapılacağını söylemişti. Zaten Hasankeyf doğal bir açık müzeydi. Fakat bugün Kürt tarihine düşmanlık yapıldığını görüyoruz. Düşmanlık sadece fiziki savaş ile olmuyor. Her şekilde Kürtlerin tarihi, kültürü ve sanatını yok etmek istiyorlar” diye konuştu.
UNESCO’nun tüm kriterlerini yerine getirmesine rağmen hükümet düzeyinde bir başvuru olmadığı için Dünya Mirası Listesi’ne alınmayan Hasankeyf’te tarihi yapıların bir kısmı geçen yıl başka yere taşınmıştı.
Hasankeyf'i Yaşatma Girişimi başta olmak üzere 87 ekoloji örgütü daha önce de acil eylem çağrısında bulunması üzerine girişim 7-8 Haziran'ı 3'üncü Hasankeyf Küresel Eylem Günü ilan etmişti.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın