Rojava tehditlerin gölgesinde seçime gidiyor: Seçimler olacak mı?
Erbil (Rûdaw) – Rojava Özerk Yönetimi saldırı tehditleri gölgesinde yerel seçimlere hazırlanıyor. Seçimlerin 11 Haziran'da yapılması planlanıyor.
Hem Rojava da hem de Kuzey ve Doğu Suriye'de Özerk Yönetim'e bağlı bölgelerde seçimler gündemde.
Rûdaw'ın deneyimli sunucusu Dilbxwin Dara programına konuk ettiği siyasi parti temsilcileriyle Rojava’daki yerel seçimleri masaya yatırdı.
Seçime katılan Suriye Sol Demokrat Partisi Genel Sekreteri Salih Gedo Kamışlı'dan, partisi seçimleri boykot eden Suriye Kürdistan Birlik Partisi Merkez Komite Üyesi Adnan Bozan Kobani'den programa canlı bağlanırken; seçime katılan Suriye Kürt Demokratik Birlik Partisi Kürdistan Bölgesi temsilcisi Mahmud Muhammed ve seçimleri boykot eden Suriye Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-S) Merkez Komitesi üyesi Muhammed Ali ise Erbil’de stüdyonun konuğu oldu.
Nüfusu 6 milyon olduğu tahmin edilen Rojava ve özerk yönetimin kontrolündeki bölgelerde 3 milyon seçmen sandığa gidecek.
Seçime 27 parti katılıyor. Belediye eş başkanlıkları ve meclis üyelikleri için toplam 5 bin 336 kişi aday oldu.
PYD, Kongra Star, Suriye’nin Geleceği Partisi ve Zenubiya Kadın Topluluğu’nun da bulunduğu 22 parti ve örgütten oluşan "Özgürlük İçin Halkların ve Kadınların İttifakı", 5 partiden oluşan "Daha İyi Hizmet İçin Hep Birlikte İttifakı"nın yanı sıra Suriye Kürt Demokratik Birlik Partisi ve Suriye İnşa ve Gelişim Partisi seçimlerde yarışacak.
Rojava Özerk Yönetimine bağlı Yüksek Seçim Komiserliği bin 802 seçim merkezinde 2 bin 123 sandık kurulacağını açıkladı.
"Seçimlere müdahale edilmesini kabul etmiyoruz"
Seçimlere katılma kararı alan Sol Demokrat Partisi'nin Genel Sekreteri Salih Gedo, Suriye ve Türkiye’nin seçimlere dönük tehditlerine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Hiçbir tarafın seçimlere müdahale etmesini kabul etmiyoruz. Suriye ve Türkiye devletleri seçime karşı çıkıyor. Bu bölge halkına uygulanan zulmün başka bir biçimidir.”
Rojava yönetimi karar verecek
Kürtlere dost ülkeler ABD ve Fransa ile bazı AB ülkelerinin seçime ilişkin tavırları da Rojava yönetiminin gündeminde. Söz konusu ülkeler seçimin bu dönemde yapılmasını istemiyor ya da ertelenmesini istiyor.
Rojava Özerk Yönetimi'nin dost ülkelerin endişeleri ile halkın önerilerini Yüksek Seçim Komiserliği ile birlikte değerlendirip 48 saat içerisinde seçimin kaderine ilişkin açıklama yapması bekleniyor.
"Seçimler meşru değil"
Boykot kararı alan Suriye Kürdistan Birlik Partisi Merkez Komite Üyesi Adnan Bozan’a göre seçimlerin yapılıp yapılmayacağına ilişkin henüz bir fikir birliği sağlanmış değil.
Bozan “PYD seçimleri ‘toplumsal sözleşme’ olarak tanımlıyor. Dolayısıyla hiçbir siyasi taraf seçimleri tanımıyor” dedi.
Seçim yasasının olmadığını söyleyen Bozan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Halk kime oy verecek? Kendisini açlığa mahkum edenlere mi?"
“Var olan şey PYD tarafından düzenlenmiş ve halka dayatılan bir şeydir. Seçimler olsun ya da olmasın gerçekten ne değişecek acaba? Halk kime oy verecek? Kendisini açlığa mahkum edenlere mi? Seçimlerin siyasi açıdan hiçbir meşruiyeti bulunmuyor. Bölge düzeyinde seçim desteklenmediği gibi kendi içerisinde de bir görüş birliği sağlanmış değil.”
"Özerk Yönetim 15 bin şehit, 20 bin yaralı verdi"
Salih Gedo ise Adnan Bozan’ın bu değerlendirmesine tepki göstererek “Özerk Yönetim Rojava ve Doğu ve Kuzey Suriye’yi kurtardı. 15 bin şehit ve 20 bin yaralı verdi. Sayın Adnan Bozan ‘PYD’nin toplumsal sözleşmesidir’ diyor! 27 parti ve bileşenler bu sözleşmeye katıldı” şeklinde tepki gösterdi.
"ABD’nin açıklaması Türkiye’nin saldırılarına yeşil ışık yakmaktır"
Partisi seçime katılan Suriye Kürt Demokratik Birlik Partisi Kürdistan Bölgesi temsilcisi Mahmud Muhammed ise belediyelerin hizmet vermesinin önemine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Belediye halka hizmet için önemli bir yerdir, talebimiz meclislerin de seçimle belirlenmesi, kendi kararına sahip olması ve onlara hiçbir müdahalenin olmamasıdır.
Biz parti olarak seçimlere katılmaya karar verdik. Şimdi bazı değişiklikler yapılmakta. Türkiye ve Suriye tehditlere başladı. Biz 'Bu normal' dedik, çünkü Suriye savaşının başından itibaren her iki ülke de Özerk Yönetim'i tehdit ediyordu, ancak bazı değişiklikler yapıldı. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın 'Seçimlerin demokratik zemini yok' demesi, Erdoğan'ın seçim günü yeniden bölgemizi bombalamasına, drone saldırılarına yeşil ışık yakıldığı anlamına geliyor.”
"PYNK ve ENKS anlaşsaydı seçimler başka olurdu"
Mahmud Muhammed, ENKS ve PYD öncülüğündeki PYNK arasındaki çelişkilere de değinerek, "Eğer 2020 yılında PYNK ile ENKS arasında bir anlaşma sağlansaydı seçimler daha başka olacaktı. Şimdi artık seçim tek parti kararıyla yapılıyor” dedi.
Mahmud Muhammed sözlerini şöyle sürdürdü:
“Belediye seçimi halka hizmet odaklıdır. Listemiz bağımsızdır. Müdahale görürsek tavrımızı koyarız. Dost ve düşman diyor ki ‘bu tek parti yönetimidir’. Ancak belediye seçimleri hizmet içindir, siyaset için değil."
Dilbixwin Dara’nın “Birçok kesim sizin seçimleri kazanamayacağınızdan korktuğunuz için boykot kararı aldığınızı ve siyasi tavır gösterdiğinizi ileri sürüyor. Ancak yerel seçimler siyasi değil hizmet odaklı. Seçimlere katılmayınca ‘seçimler demokratik değil, PYD’nin’ mi diyeceksiniz?" sorusuna boykot kararı alan PDK-S MYK üyesi Muhammed Ali şu şekilde yanıt verdi:
"Temiz ve şeffaf seçimlerden asla korkmuyoruz"
“PYD 2012'de de bunu yaptı. PDK-S olarak temiz ve şeffaf seçimlerden asla korkmuyoruz ama bu seçimleri boykot ediyoruz. Çünkü seçime ilişkin karar hukuki ve yasal zeminde verilmemiştir. Halkımız ve ENKS seçimlere katılmadı, karara ortak değiliz.”
ENKS bünyesindeki partilerin bazı üyelerinin Rojava Özerk Yönetiminin cezaevlerinde tutulduklarını hatırlatan Muhammed Ali, seçimlere katılarak özerk yönetimin bu politikalarına meşruiyet kazandırmak istemediklerini kaydetti.
Seçmen tehdit ediliyor mu?
Dilbixwîn Dara’nın “Bazı bölgelerde seçim çalışması yürüten komün üyelerinin ‘Sandığa gitmezseniz size su, gaz ve ekmek vermeyeceğiz’ şeklinde halkı tehdit ettiği söyleniyor. Siz bunlara tanık oldunuz mu?” sorusuna Salih Gedo’ya şu yanıtı verdi:
"Biz sahadayız. Bu tür propagandaları dillendirmek çok ayıp ve hiçbir dayanağı bulunmamakta. Bu açıklamalar hiçbir şekilde birliğe hizmet etmemektedir."
Ednan Bozan ise konuşmasının sonunda şunları söyledi:
"ENKS bünyesinde yer alan bir parti olarak siyasi kararlarımızın olmadığı bir seçime katılmayacağız. Belediye seçimleriyle bugün sahada yaşananları değiştiremeyiz."