Washington (Rûdaw) - Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Politbüro üyesi Hoşyar Zebari, Irak hükumetinin İran’ın saldırılarına daha güçlü yanıt verebileceğini ancak bunu yapmadığını söyledi. KDP ile KYB arasında Irak cumhurbaşkanlığı konusunda henüz bri anlaşma olmadığını vurgulayan Zebari, partisinin 14’üncü kongrede büyük değişimlere gideceğini belirtti.
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Washington’da bulunan Irak eski dışişleri bakanı ve KDP Politbüro üyesi Hoşyar Zebari, Rûdaw'dan Diyar Kurda'ya verdiği demeçte, İran'ın füze ve insansız hava araçları ile Kürdistan Bölgesi’ne yönelik saldırılarının “Irak egemenliğini ihlal ettiğini ve bunun kabul edilemez ciddi bir suç” olduğunu söyledi.
İran’ın saldırıları
ABD yönetiminin saldırıyı sert bir şekilde kınadığını ve “çok tehlikeli” diye nitelendirdiğini hatırlatan Zebari, “Yaklaşık 73 füze ve insansız hava aracı aynı anda karargahları hedef aldı. Bu gerçekten de Kürt milleti için büyük bir güvenlik tehdididir. İran, kendisine muhalif olan partilerin Kürdistan Bölgesi'ndeki varlığını gerekçe gösteriyor. Ancak bu partiler uzun süredir Kürdistan Bölgesi'nde bulunuyor, Saddam Hüseyin döneminden beri Kürdistan'da mülteci olarak yaşıyorlar. İran İslam Cumhuriyeti ile bir güvenlik mekanizmamız var, birkaç güvenlik komitemiz var, İslam Cumhuriyeti'nin güvenliğine doğrudan bir tehdit varsa, onun için de çözümler var. Bu yüzden saldırıları kınadık, tüm dünya da kınadı” dedi.
Türkiye’nin operasyonları
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Kürdistan Bölgesi topraklarında PKK’ye yönelik operasyonlarının yeni olmadığını belirten Zebari, “Gerekçeleri PKK üslerini veya sınırlardaki PKK varlığını hedef almaktır. Ancak buna bir son verilmelidir. Çünkü bu saldırılar ne Kürdistan Bölgesi'nde, ne Irak'ta ve ne de bölgede istikrar yaratmayacaktır” diye konuştu.
Hoşyar Zebari, Kürdistan Bölgesi’ne yönelik saldırıları ABD’li üst düzey yetkililerle görüştüklerini, onların da bu ihlallere bir son verilmesi gerektiği konusunda olumlu bir tutum sergilediklerini ifade etti.
Bağdat’ın tavrı
Irak hükümetinin saldırılara karşı yapabileceği çok şey olduğuna dikkat çeken Zebari, “Ama ne yazık ki Kürt partileri dışında Şii liderlerin çoğu sessiz kaldı. Hatta Cumhurbaşkanımız bile bu saldırılara sessiz kaldı ki bu şaşırtıcı. Bunun korkudan mı yoksa güçsüzlükten mi kaynaklandığını bilemiyorum, en azından halkımız lehine konuşmalıyız” yorumunda bulundu.
Sadr hareketi ile ittifak
Irak’ta Ekim 2021'deki erken seçimlerin ardından Sadr Hareketi, KDP ve Sünni Egemenlik İttifakı ile üçlü bir ittifak kurarak ulusal çoğunluk hükümeti kurmayı amaçlıyordu. Ancak Sadr Hareketi milletvekilleri Haziran ayında istifa edince ittifak dağıldı.
Bu ittifakın “Irak'ı daha güçlü kılmak için reform yapan, yolsuzlukla mücadele eden güçlü ve bağımsız bir hükümet kurmayı” hedeflediğini belirten Zebari, “Kapsamlı bir projemiz vardı ve bunu durdurmak için çok uğraştılar” dedi.
Zebari, “Bunu kimler yaptı?” sorusuna, “Koordinasyon Çerçevesi ve Federal Mahkeme, yine İran'ın projenin başarılı olmasını engellemek için çok fazla etkisi vardı. Federal Mahkeme’de cumhurbaşkanlığı seçimi adaylığımın üçte iki çoğunlukla durdurulması krizin ana nedeni oldu. Sonra Kürdistan Bölgesi petrol ve gaz yasası ve ekonomisi aleyhine alınan kararlar ve bunun gibi krize katkıda bulunan birçok karar var” şeklinde yanıt verdi.
Ardından Sadr hareketi milletvekillerinin toplu istifasını, “stratejik bir hata” diye yorumlayan Zebari, “İstifa etmeselerdi büyük bir halk gücüne sahiptiler ve bu gücü parlamentoda koruyabilirlerdi” dedi.
Zebari, Irak’ta Sadrsız kurulacak herhangi bir hükümetin "istikrar göremeyeceğini" de vurguladı ve “Hükümet kurma o kadar kolay değil çünkü çözülmemiş birçok sorun var. Devam ederse bir sonraki adım cumhurbaşkanlığı seçimi olacak ve tek bir aday üzerinde hala anlaşma sağlanamadı” diye ekledi.
KDP ile KYB arasındaki cumhurbaşkanlığı adayı meselesi
Kürdistan Yurtseverler Birliği ile yaşanan cumhurbaşkanlığı adayı konusunda da değinen Hoşyar Zebari, “Bu makam Kürtler ait, KDP veya KYB’ye değil. Bu makam, Kürdistan halkının anayasal haklarının güvence altına alınması için bir gelenek olarak belirlenmiş. Bir ihlal veya suistimal varsa, sadece cumhurbaşkanı anayasaya göre tavır alıp mahkemeye ve parlamentoya: ‘Hayır, bu karar anayasaya aykırıdır’ diye bilmeli. Ama Cumhurbaşkanı bunu yapmadı, hiç ses bile çıkarmadı. Cumhurbaşkanı yürütmenin bir parçasıdır, tüm haklarımızı içeren anayasanın uygulanmasının garantisidir. Hatta İran’ın saldırılarına ilişkin bir tavır aldığını bile duymadık, bu talihsiz bir durum” ifadelerini kullandı.
Hoşyar Zebari, cumhurbaşkanlığı için ortak aday konusunda KDP ile KYB arasında herhangi bir anlaşma bulunmadığını da kaydetti.
KDP’nin 14. kongresi
KDP’nin 14’üncü kongresinde bir çok değişikliğe gideceğini belirten Zebar, “En büyük değişiklik, kongreyi hazırlayan yüksek komitenin şu anda halk tabanı arasında seçim yapması ve halkın kendisinin kongreye katılma hakkına sahip olmasıdır. Öte yandan işlerin örgütlenmesi ve KDP’nin çalışma şekli açısından bazı değişiklikler yapılacak, her kongrede olduğu gibi yönetiminde değişiklikler olacak ve yenileri gelecek” dedi.
Zebari, “Halk Mesud Barzani’nin KDP Genel Başkanı değil, Kürt halkının başkanı, mercii olmasını istiyor. Siz Başkan Barzani’nin tüm partilerin çatısı altında toplandığı Kürdistan’ın mercii olması için çalışıyor musunuz?” sorusuna ise, “Bu bizim de isteğimiz ancak KDP 70 yıldır Kürt davasına öncülük ediyor. Bu nedenle sayın Başkan Barzani’nin KDP’nin veya tüm Kürtlerin lideri olması arasında bir fark yoktur” yanıtını verdi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın