Sağ muhalefet Kürtçe eğitimde hemfikir
Diyarbakır (Rûdaw) - Türkiye'de sağ muhalefetin önemli temsilcilerinden olan Gelecek, DEVA ve Saadet Partisi’nin Diyarbakır il başkanları, Kürtlerin temel taleplerinden biri olan “anadilde eğitim” konusunda hemfikir. Üç partinin il başkanı da “Anadilde eğitim olmadan Kürt sorunu çözülemez” diyor.
Türkiye hükümetinin 2013 yılında başlattığı Kürt sorununu çözüm süreci 2016 yılında sekteye uğradı. Bu süreçten sonra iktidar partisi olan AK Parti ile görüş ayrılığına giren gruplar, partiden ayrılarak Gelecek ve DEVA Partisi’ni kurdu. İki parti de, çözüm sürecinin sona ermesinin ardından iktidar partisinden uzaklaşan Kürt seçmenin oyunu alabilmek için, programlarında Kürt sorunu ile ilgili maddelere yer verdi. Türkiye’de yıllardır “milli görüş” savunuculuğu yapan Saadet Partisi de Kürt sorunu için, muhalif görüş bildiren partilerden biri. Her üç partinin Diyarbakır il başkanları, hem partilerinin Kürt sorununa ilişkin performansını hem de çözüm yollarını Rûdaw Diyarbakır Temsilcisi Maşallah Dekak'a anlattı.
“Kürt sorunu” yerine “Kürt meselesi”
DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen, “Kürt sorunu” yerine “Kürt meselesi” tanımını kullanmayı tercih ettiğini belirtti. Bu meselenin sadece Türkiye’nin komşularıyla ilişkilerinin belirlenmesinde değil, yaşanan tüm sıkıntıların temeli olduğunu ifade ediyor. “Kürt meselesinin” çözümsüzlüğünün nedenini atılan yanlış adımlar olduğuna dikkat çeken Ülsen, “Bu yanlış adımlar sorunu ‘bizim’ olmaktan çıkardı ve bölgesel sorun durumuna düşürdü” dedi.
“Anadil hakkı artık pazarlık konusu olmaktan çıkarılmalıdır”
“Kürt meselesinin” çözümünün ilk adımının vatandaşlık tanımının değiştirilmesi olduğunun altını çizen Ülsen şöyle devam etti:
“Türkiye’de kültürel vatandaşlık anlayışının egemen olduğu 'militan bir vatandaşlık' hali söz konusudur. Bunun değişmesi ve sivil vatandaşlık tanımında buluşmak gerekiyor. Anadil ya da anadilde eğitimin bir tartışma konusu olmaktan çıkarılması gerekiyor. Anadil hakkı artık pazarlık konusu olmaktan çıkarılmalıdır. Onlarca yıldır yasakçı uygulama ve politikalar ile başta eğitim alanında olmak üzere Kürtçe'nin kamusal alanlardaki kullanımı türlü gerekçelerle engellenmiştir. Bu hususta kesin ifadelerle meseleyi ele almak gerekiyor. Herkesin anadilde eğitim, sağlık ve devlet bürokrasisinin geri kalanından hizmet alma hakkı vardır, bu hak sadece eğitimle sınırlı değildir, tüm hizmetleri kapsayacak şekilde düzenlemeler yapılmalıdır. Bu düzenlemelerin yasal ve anayasal koruma altına alınması bu açıdan önemlidir. De facto durumlar yaratılıp iktidarların keyfi uygulamalarından uzak bir yere konumlandırılmalıdır. Biz DEVA partisi olarak bu anlamda Türkiye’nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine bu söylem ve politikalarımızı savunuyoruz."
Anadilde eğitim parti programında var
Bir dönem Türkiye'de Başbakanlık yapan Ahmet Davutoğlu'nun kurduğu Gelecek Partisi de muhalefet partileri içerisinde anadilde eğitime en çok dikkat çeken partilerden biri. Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç, Kürt sorununun artık sümen altı edilemeyeceğini ifade etti. Sorunun demokratikleşme, insan hakları ve yasal düzenlemeler ile çözülmesi gerektiğine vurgu yapan Altaç, “Sayın genel başkanımız sorunun ivedilikle çözülmesi gerektiğini söyleyen bir liderdir, bunu ısrarla bütün platformlarda dile getiriyor. Parti programımızda çözüme ilişkin hususları vatandaşlarımızla paylaşıyoruz."
Parti programlarında net argümanlar kullandıklarını belirten Altaç, yerel yönetimlerin güçlendirilerek, kayyım politikalarından vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.
“Anadilde eğitimin önünün açılması devletin sorumluluğudur”
Anadilde eğitimi parti programlarına koyduklarının altını çizen Altaç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Parti programımızda anadilde eğitimin önündeki engellerin kaldırılması ve teşvik edilmesi zaruridir. Biz hem Kürtçe'ye hem de Türkiye'de kullanılan tüm dillere aynı şekilde yaklaşıyoruz. Dil ülkenin bir zenginliğidir, ülkeyi bütünleştirecek bir argümandır. Bunları korumak gerekiyor. Anadilde eğitim ve öğretimin önünün açılması devletin bir sorumluluğudur, mutlaka bunun önünün devlet tarafından açılması gerekiyor. Genel başkanımız gündeme geldiği bütün toplantılarda, bu hususu ısrarla dile getiriyor. En son Diyarbakır'da yapmış olduğumuz kongrede, gazetecilerin sorduğu sorulara verdiği cevapta da genel başkanımız bunu net ve açık bir şekilde ortaya koymuştur. Birçok toplantıda da ‘Türkçe ne kadar bizim için kıymetli ve değerli ise Kürtçe de bizim için o kadar değerli ve kıymetlidir’ vurgusu yapmıştır. Hiçbir farklı beklentiye girmeden bunları dile getirmiştir. Hem kararlı, hem de açık bir şekilde bunu dile getirmiştir. Bu anlamdaki performansından memnunuz."
“Anadilde eğitimi vaat ediyoruz”
Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan da, dönemin Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın konu hakkındaki söylemlerine dikkat çekti. Bozan, Kürt sorununun ülkenin toplumsal barış ve huzurunun önündeki en büyük engel olduğunu ve derhal bu engelin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi. Sorunun çözüm yollarını bulmak için şimdiye kadar iki çalıştay düzenlediklerini belirten Bozan, şöyle devam etti:
"Saadet Partisi olarak, Kürt halkının temel beklentisi olan anadilde eğitim hakkının verilmesini desteklemekte ve vaat etmektedir. Bunu bir lütuf olarak değil ayetlerde yer alan doğuştan gelen insani bir hak olarak görüyoruz. Bölgesel gelişmeler ve küresel dinamikler göz önünde bulundurulduğunda, Kürt meselesinin hak ve adalet ekseninde acilen bir çözüme kavuşturulması ülkemiz ve bölgemiz üzerinde emelleri olan emperyalist güçlerin oyununu bozacaktır."