Erbil (Rûdaw)- Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı Ahmet Uysal, Erbil ile Ankara ilişkilerinde hızlı iyileşme olduğunu belirterek, “Tabi iki taraftada hayal kırıklığı oldu ama Kürdistan Bölgesi ile Türkiye’nin tarihi derin bağları var. Çıkarları ve menfaatleri de var. Birbirlerini ihmal etmeleri söz konusu değil”dedi.
Ahmet Uysal, Rûdaw Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen, birinci Erbil Forumu kapsamındaki “Ortadoğu’da Güvenlik ve Egemenlik Forumu” için 2 günlüğüne başkent Erbil’de bulundu.
Forumun ardından Rûdaw’a konuşan Ahmet Uysal, önemli fikir adamlarının forum aracılığıyla Erbil’de bir araya geldiğini belirterek, “Bu organizasyonla Erbil’in istikrarının ortaya çıktığı ve normale dönüldüğünün güzel bir işareti olmakla beraber bölgenin de önemli sorunları burada tartışıldı. Bence başarılı güzel bir oturum gerçekleştirildi” diye konuştu.
"Suriye ve Güvenlik Modeli" paneline değinen Uysal, sözlerine şunları ekledi:
“Katıldığım oturumda daha çok Türkiye’nin Suriye’ye bakışının konuştuk. Afrin meselesinden dolayı bir hassasiyet olmakla beraber Türkiye’nin yaptıkları belki çok anlaşılmıyor. Belki de ciddi bir PKK propagandasının Kuzey Irak’ta etkili olduğunu düşünüyorum veya gözlüyorum. Türkiye’nin bölgeye dair yapmak istediklerini daha iyi anlatması gerektiğini düşünüyorum.”
Ankara’nın bundan sonra Suriye ve Rojava’da nasıl bir politika izlenmesi öngörülüyor? Sorusuna Ahmet Uysal şu yanıtı verdi:
“Türkiye’nin esas derdi Türkiye’ye tehdit oluşturmayacak ama yerel halkın katılımı ve katkısıyla oluşturulacak yeni bir düzen. İster bu güvenli bölge olur… Güvenli bölgede de Türkiye’nin yine illa kendisinin bulunmak gibi bir derdi yok. Türkiye’ye zarar vermeyecek Kürtler’den, Araplar’dan kendisine zarar vermeyecek yoğunluğa uygun olarak, örneğin daha çok Kürtlerin ağırlıkta olduğu bölgelerde, Arapların ağırlıkta olduğ bölgelerde bir yapıya Türkiye itiraz etmez. Türkiye, yeterki bir güvenlik tehditi olmasın. Onu sağladıkça sorun olmaz. ABD ve Rusya ile bunu konuşuyoruz. Bu sağlandıkça sıkıntı olmaz.”
Efrin’de son dönemlerde açılan okul ve sağlık merkezlerinde sadece Arapça ve Türkçe yazılı tabelalar asıldı. Konuşmanızda da Türkiye’nin tüm oluşumlara yer verilecek yeni bir yapı istediğini belirttiniz. Peki söz konusu tabelalarda Kürtçe’nin yazılmaması konusunda ne düşünüyorsunuz?
“Yazılıyor ve yazılan yerler de var. Kürtçe yazılmasına dair bence irade de var. Ama bunun hani hemen bir örnek bulup, söylemek doğru değil. Bu tekil bir durumdur. Orada Kürtleri dışlayacak kesin bir çözüm de düşünülmüyor. Artı devlet niye PTT’yi getirdi? deniliyor. Çünkü güvenlik sıkıntısından dolayı özel şirket tehlikesi var. En güvenli kurum bu durumda devlet kurumudur. Buradaki amaçta halka hizmet etmek amacıyladır. Orada işgal gibi tasrif edilen bir durum söz konusu değil.”
Türkiye ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesine ilişkin ise Uysal, şu ifadeleri kullandı:
“İki taraf arasında yaşanan ilişikilerin iyileştirilmesi hızlandırılacaktır. Çok iyi bir ivme kazanacaktır diye düşünüyorum. Tabi iki taraftada hayal kırıklığı oldu ama hem Kürdistan Bölgesi hem Türkiye’nin tarihi derin bağları var. çıkarları ve menfaatleri de var. Birbirlerini ihmal etmeleri söz konusu değil. Zaten dünyanın mücadelesi burada yaşanırken, iki kardeş halkın bir birini ihmal etmesi veya bundan vazgeçmesi mümkün değil. İki tarafta bunun faydasını gördü. Türkiye hem ekonomik olarak buradan Irak’a açıldı.”
Erbil ile Ankara’nın bir birinin kıymetini bildiğini belirten Ahmet Uysal, taraflar arasındaki ilişkinin hızla normalleşmeye gittiğine işaret etti.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın