Azadi Hareketi: Ne Azerbaycan ne Ermenistan, Kızıl Kürdistan
Haber Merkezi – Azadi Hareketi, Kürdistan’daki tüm yapılara, Azeri ve Ermeni devletleri arasında taraf olmak yerine “Kızıl Kürdistan’ın yeniden bir statüye kavuşması için, ulusal sorumluluklarını yerine getirme” çağrısı yaptı.
Kürdistan İslami Hareketi’nden (Azadî) yaplan yazılı açıklamada, 30 yıldır devam eden ve son günlerde yoğunlaşan Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki “hâkimiyet savaşı”nın yeniden şiddetlendiğine dikkat çekildi.
“Kürtler, Ermeni ve Azeri devletlerince asimilasyona tabi tutulmaktadır”
Bugün ‘’Dağlık Karabağ’’ diye adlandırılan bölgedeki şiddet ve çatışmalı ortamın komşu ülkelerle birlikte Kürdistan kamuoyunca da yakından takip edildiğine dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Kürdistan halkına ait olan bu topraklar Sykes-Picot antlaşmasıyla bölünen Kürdistan coğrafyasının, Kafkasya’daki başka bir örneğidir. Kürt Şeddadî Hanedanlığının mirası olarak günümüze kadar Kürdistan coğrafyası içinde kalan bu topraklar İlk olarak SSCB’de resmi bir statüye kavuşup Kızıl Kürdistan ismini almış ve yine SSCB yönetimince varlığına son verilmiştir (1923-1929). Sovyetlerin yıkılışıyla yeniden gündeme gelen Kızıl Kürdistan son olarak Rusya tarafından bölge ülkeleriyle yaşadığı çelişkileri sonlandırmak adına varlığına yeniden son verilmiştir. Bunun üzerine 1992 yılında Ermeni ve Azeri devletlerince ikiye bölünmüştür.
Bugünkü çatışmalı ortam Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları Laçîn, Kelbejêr, Zengîlan, Elagêz, Kubatli, Cebraîl ve Zengezor şehirlerini kapsamaktadır. Bu şehirlerde yaşayan yüz binlerce Kürt topraklarını terk etmek zorunda kalmış, hâlâ bu bölgede yaşayan Kürtler Ermeni ve Azeri devletlerince asimilasyona tabi tutulmaktadırlar.”
“Kızıl Kürdistan’ın statüye kavuşması için sorumluluk almaya davet ediyoruz”
Açıklamanın devamında, “Başta Kürt aydınları ve halkının, Kürdistan’ı sömüren ve işgal eden Ermenistan ve Azerbaycan devletlerine destek verip taraf tutmak yerine, Kızıl Kürdistan’ın yeniden statü sahibi olması ve kalıcı bir barışın sağlanabilmesi için tüm dünyada lobi faaliyetleri yürütmesi gerekmektedir” sözlerine yer verildi.
“Bu bağlamda başta Güney Kürdistan Hükümeti olmak üzere ve dört parçadaki tüm siyasi partilerin yanı sıra Kürdistan’daki tüm aydın, tarihçi ve yurtsever halkımıza büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir” denilen açıklamada, “Kürdistan’daki tüm yapıları, Azeri ve Ermeni devletleri arasında taraf olmak yerine Kızıl Kürdistan’ın yeniden bir statüye kavuşması için, ulusal sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.