Duhok (Rûdaw) – Duhok’ta yerel yetkililer, TSK ile PKK arasında yaşanan çatışmalar nedeniyle köylerin boşalmasına ve doğaya zarar verilmesine tepki gösterdi. Milletvekili Rêving Hırori de, operasyonlar konusunda Ankara’nın Bağdat’tan icazet aldığını söyledi.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) 23 Nisan'da Kürdistan Bölgesi toprakları içerisinde yer alan Metina, Zap ve Avaşin-Basyan’da PKK’ye karşı “Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım” adıyla kara ve hava harekatı başlatmıştı.
Operasyon ve çatışmalar nedeniyle bölgedeki 5 köy boşaltılmak durumunda kaldı. Yine bombardımanlar nedeniyle büyük ölçüde tarım arazisi ve ormanlık alan kül oldu.
Rûdaw’a konuşan Duhok İl Meclisi Başkanı Fehim Abdullah, TSK’nın bombardımanda kullandığı topların yüksek derecede yakıcı olduğunu, ekili arazileri kuruttuğunu söyledi.
“Türk ordusu yol yapıp ilerliyor”
Operasyonlar devam ederken TSK’nın izni ve desteği ile bazı şirkerlerin yol yapmak karşılığında bölgedeki ağaçları kestiği ve ormalık araziyi tahrip ettiğine dair haberler gündeme geldi.
Fehim Abdullah, “Türk ordusu ilerledikçe yol yapıp bölgeye yerleşiyor. Operasyonlar nedeniyle Duhok ve Zaho sınırında bazı köylerimiz boşaltıldı, bazıları da boşaltılma tehlikesi ile karşı karşıya. Aynı durum Şikêlka’dan Kelaşin’e kadar bütün Kürdistan Bölgesi sınırındaki köyler için de geçerli” diye belirtti.
Zarar ve ziyan tespiti için komisyon kuruldu
Öte yandan Amedi ilçesinde sınır bölgelerindeki köylerde yaşanan zarar ve ziyanın tespit edilmesi için ilçe idaresi tarafından bir komisyon kuruldu.
Komisyonda yer alan Kanimasi Tarım Müdürü Abdulaziz Muhammed Tahir, bölgedeki köyleri gezerek halkın yaşadığı zararları tespit edeceklerini söyledi.
Tahir, “Kêste köyünden çalışmalara başladık. Program belirledik, hergün bir köyü ziyaret ederek kimin ne kadar zarar gördüğünü kaydedeceğiz” dedi.
“Doğa soykırımı bu”
Amedi ilçe idaresi verilerine göre, sadece bir buçuk aylık süreçte 7 bin dönümlük ekili yangın nedeniyle arazi kül oldu.
Kanimasi Kasabası Müdürü Serbest Sabri, bölgede Kêste, Hristiyan Çêlka, Edinê, Deşêş ve Serero köylerinin boşaldığını söyledi.
Keşan ve Nizure köyü sakinleri de çatışma ve bombardımanlar nedeniyle bağ ve bahçelerine gidemediklerini belirtiyor.
Rûdaw’a konuşan Nizure köyü muhtardı Tarık Nizuri, “Şimdi sınırdaki tüm köylere yol getiriliyor. Sulak bölgelere ulaşmaya çalışıyorlar. Bu yapılan doğa soykırımı. Türkiye eliyle Kürdistan doğası Enfal ediliyor” diye konuştu.
“Türkiye ve Irak’ın referanduma tepkisi hala devam ediyor”
Kürdistan Parlamentosu Milletvekili ve Peşmerge Komisyonu Başkanı Rêving Hırori de, bir kaç gün ünce Türkiye’nin Erbil Baskolosluğu’nu ziyaret edip operasyon ve orman kıyımı hakkında Türk yetkilileri bilgilendirdiklerini söyledi.
Hırori, “Bu savaş Cezayir Anlaşması kokuyor. Cezayir Anlaşmasında dönemin Irak hükumeti Kürdistan devrimine darbe indirmek için Basra sınırdaki topraklarının yarısını İran’a verdi. Şimdi de Kürtler referandumun ardından darbe yesinler ve bir daha referandum yapamasınlar diye Irak ve Türkiye’nin kendince cezalandırmaları devam ediyor” dedi.
Irak’ta 2003 yılında Baas rejiminin yıkılmasının ardından Bağdat ile Ankara arasındaki askeri ve güvenlik anlaşmalar da ortadan kalkmıştı. Ancak Rêving Hirori, Irak ve Türkiye hükumetilerinin bu anlaşmaları yenilediklerini, bu nedenle TSK’nın sınırdan 15 kilometre içeriye girmesine gözyumulduğu söyledi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın