PKK’li Hozat: Ankara ile uzlaşmak Şam için siyasi intihar olur
Haber Merkezi – Türkiye’nin Suriye politikasında yaşanan değişikliğin “taktik olmadığını” belirten PKK üst düzey yöneticilerinden Besê Hozat, “Türkiye şu anda şöyle bir değişikliğe gitti. Rejimle anlaşarak, uzlaşarak Rojava devrimini tasfiye etmeyi, Kuzeydoğu Suriye Özerk Yönetimini tasfiye etmeyi, ortadan kaldırmayı hedefliyor” dedi.
Örgüte yakın Medya Haber televizyonuna konuşan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, Türkiye ve Suriye arasında 11 yıl aradan sonra Rusya’nın arabuluculuğunda savunma bakanları düzeyinde Moskova’da gerçekleştirilen görüşmeyi ve Türkiye’nin değişen Suriye politikasını değerlendirdi.
“Moskova'daki görüşme çok önemlidir. Bu görüşmeyi bizim çok boyutlu değerlendirmemiz, anlamamız gerekiyor” diyen Hozat, bu süreç öncesinde geçen yıl Temmuz ayında Tahran'da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladirmi Putin ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi arasında bir zirve yapıldığını, bir hafta sonra da Soçi'de bir zirve düzenlendiğini hatırlattı.
MİT Başkanı Hakan Fidan ile Suriye istihbarat başkanı Ali Memluk’un defalarca görüştüğünü hatırlatan Hozat, “Taraflar giderek artık Şam'la Ankara arasında bir ilişki süreci başlayacağını söylediler. Giderek sorunları birlikte tartışma, çözme, anlaşma, uzlaşma süreci adım adım gelişecek. Türkiye de buna sıcak yaklaşıyor. Şam da buna hazırlanıyor. Rusya da, İran da böyle bir politikaya sıcak baktığını söyledi” dedi.
“Rusya Kürtleri kirli hesaplarına alet ediyor”
Hozat, Rusya’nın Ukrayna savaşından dolayı “çok zor durumda” olduğunu, bu nedenle NATO üyesi olan Türkiye'yi yanında tutmak istediğini bunun için de “Kürtler üzerinden bir sürü taviz verdiğini” belirterek, “Böyle kirli de bir siyaset yürütüyor. Kürtleri böyle bu kirli hesaplarına alet ediyor, kurban etmeyi de göze alıyor” ifadesini kullandı.
“Türkiye’nin Şam’la ilişki geliştirmesi taktik değil”
Başından beri Rusya ve İran'ın Ankara ile Şam'ı uzlaştırmaya çalıştığını dile getiren Besê Hozat, “Böylelikle Şam'ın bir bütün Rojava, kuzey ve doğu Suriye’ye hakim kılma, Kürtlere de kültürel haklar çerçevesinde böyle bazı haklar verme. Bu temelde bir politika yürüttüler” diye konuştu.
Türkiye’nin artık bu denklemin içerisine girdiğini ve Şam'la görüşmeleri kabul ettiğini ifade eden Hozat, “Şimdi bazıları işte Türkiye seçimlerden kaynaklı Şam'la görüşüyor diyor. Bu bir taktiktir diyenler var. Vallahi bu bir taktik değildir. Elbette amacı seçimleri kazanmaktır. Bu politika seçimlere de hizmet edecek. O yüzde yüzdür. Rusya da zaten Türkiye'deki seçimlerde Erdoğan'ın kazanmasını istiyor, bunun için çalışıyor” dedi.
Hozat, “Yani öyle taktik mi? Taktik değil. Kesinlikle. Türkiye Suriye politikasını değiştirdi. Rejimle anlaşarak, rejimle uzlaşarak Rojava devrimini tasfiye etmeyi, Kuzeydoğu Suriye özerk yönetimini tasfiye etmeyi, ortadan kaldırmayı hedefliyor” yorumunu yaptı.
“Rojava'yı teslim etmeye çalışıyor”
İran’ın sürece daha temkinli yaklaştığını, çünkü Türkiye'nin Suriye'de “hegemonik güç olmasını istemediğini” savunan Hozat, “Rusya da şöyle bir politika yürütüyor: Türk devletini sürekli Kuzey ve Doğu Suriye halkları ve Özerk Yönetim üzerinde bir tehdit, baskı aracı olarak kullanıp rejime teslim etmeye çalışıyor. Onları rejime razı etmeye çalışıyor. Rojava'yı, devrimi teslim etmeye çalışıyor” dedi.
“Bu çok karanlık bir süreç” diyen Besê Hozat, Türkiye’nin desteklediği muhalif grupları razı etmesinin kolay olmadığını, çünkü Suriye hükümetinin bu grupların tasfiyesini, İdlib'in teslim edilmesini, Türkiye'nin kendi topraklarından çekilmesini isteyeceğini söyledi.
“Suriye’deki süreç kolay olmayacak”
Büyük olasılıkla bir sonraki aşamada Suriye ve Türkiye dışişleri bakanlarının görüşeceğini ifade eden Hozat, şu ifadeleri kullandı:
“Bir sonraki aşama Erdoğan'la Esat olabilir. Ama bu süreçler kolay olmayacak. Böyle kolay kolay ifade edildiği gibi değil öyle gelişmeler. Bu süreçler çok çetrefilli, çok engebeli, çok böyle çatışmalı kaoslu süreçlerdir. Hangi zamanın ne getireceği de çok belli değil. O açıdan öyle kolay kolay Suriye'yle Türkiye arasında da bir anlaşma çok mümkün değil. Türkiye’nin istediği gibi bir anlaşma öyle çok kolay kolay geliştirilemez. Bunu böyle de bilmemiz gerekiyor. Ben böyle olacağını düşünüyorum. Kesinlikle öyle. Herkes masa başında kağıt üzerinde çizdiği planı, haritayı öyle rahat rahat uygulamaya koyamaz. Direnen bir halk var, direnen halklar var. Ciddi bir dinamik var. Demokrasi, özgürlük mücadelesi veren bir sürü de dinamik var. Realite farklı yani.”
“Şam'ı ayakta tutan Arap, Kürt ittifakıdır”
Besê Hozat, “Şam'ın çıkarı Kürtlerle birlikte müzakereden geçiyor, anlaşılmaktan geçiyor. Ben Şam devletinin Kürtlerle çatışarak, Kürtleri soykırıma uğratarak Türkiye ile bir anlaşmaya gideceğini çok düşünmüyorum. Şam bunun ne anlama geldiğini çok iyi bilir. Onlarca yıldır Şam'ı ayakta tutan Arap-Kürt ittifakıdır. Suriye'yi IŞİD belasından kurtaran da Arap-Kürt birliğidir” dedi.
“Bugün Esad’ı Türkiye de kabul etmek zorunda kalmış, dünya da kabul eder noktaya gelmişse, DSG ve Kuzeydoğu Suriye halklarının mücadelesi sayesindedir” diyen Hozat, “Bence bunu Şam da biliyor. Şam’ın baştan itibaren Kürtlere karşı Türkler gibi soykırımcı, sömürgeci bir politikası olmadı. Kendi kültürünü, dilini, Kürtleri bir biçimde yaşattı. O yüzden Şam'ın da çıkarı Kürtlerle uzlaşmadan, anlaşmadan geçiyor. Aksi bir şey Türkiye politikası temelinde hareket etmek zaten Şam açısından da bir siyasi intihar olur. Şam yönetimi de Suriye devleti de bunu bilebilecek devlet aklına sahiptir, tecrübesine sahiptir” sözlerini sarf etti.
Hozat, “Kürtlerle anlaşmayı, müzakereyi esas alan, demokratik temelde sorunu çözen Suriye, demokratikleştirmeyi temel bir ilke, politika haline getiren bir yaklaşım Şam'a da kazandırır” diye ekledi.