Alman Hristiyan Demokrat Partisi (CDU) Milletvekli Christoph de Vries, Kürtlerin Almanya'da demokrasinin önemli bir ortağı olduğunu vurguladı.
Aynı zamanda “Almanya'daki Kürt Yaşamı” parlamento grubunun üyesi olan Christoph de Vries, Kürtlerin, IŞİD ile mücadelede önemli bir rol oynadığını ve Almanya'da aşırı İslamcılığa karşı bir kale oluşturduklarını dile getirdi.
De Vries, Almanya'da aşırı sağcı parti AfD ile hiçbir zaman işbirliği yapmadıklarını belirterek Almanya'nın açık ve hoşgörülü bir ülke olduğunu, ancak yasadışı göçün önlenmesi gerektiğini söyledi.
Christoph de Vries, Almanya ve Avrupa'nın Rojava’da Kürtlere destek olması gerektiğini belirtti.
IŞİD'in yenilmesinde Kürtlerin büyük katkısı olduğunu ve bu desteğin devam etmesi gerektiğini ifade eden Alman vekil, CDU'nun Kürdistan Bölgesi'yle iyi ilişkiler kurduğunu ve Suriye'deki Kürtlerle ilişkilerini güçlendirmek istediklerini ifade etti.
CDU Milletvekili Christoph de Vries, Rûdaw muhabiri Ala Şali’nin sorularını yanıtladı.
Rûdaw: Sayın Christoph de Vries, bu fırsat için teşekkür ederiz. Sayın de Vries, “Almanya’daki Kürt Yaşamı” parlamento grubunun bir üyesisiniz. Bu grubun bir parçası olmak sizin için neden önemli?
Christoph de Vries: Kürtler, Almanya'da demokrasinin çok önemli ortağı olduğunu düşünüyorum. İsrail'in yanında yer almalarını, Yahudi düşmanlığına şiddetle karşı çıkmalarını ve Almanya'da aşırı İslamcılığa karşı bir kale olarak durmalarını takdir ediyorum.
Almanya Kürt Çalışma Derneği Başkanı Ali Artan Toprak, eskiden beri tanıdığım birisidir. Onu desteklemeye karar verdim çünkü özellikle Ortadoğu’da, Suriye ve Irak'ta her zaman sırtımızı Kürtlere dayayabildik. Eğer Kürtler olmasaydı, IŞİD’in önünü alamazdık. Bu yüzden çok minnettarım.
Rûdaw: Sayın de Vries, Parlemantoda sizin yasa tasarınızın AfD (Alman Sağcı Parti) oylarıyla oylanması söz konusu oldu. Bu nedenle Hristiyan Demokratlar da sert eleştirilerle karşı karşıya kaldı. Seçmenler aşırı sağcı bir partiyle çalışmadığınızdan nasıl emin olabilirler? Kürt seçmenlere ve diğer seçmenlere nasıl güven veriyorsunuz?
Christoph de Vries: Biz hiçbir zaman AfD ile hiçbir diyalog kurmadık, hiçbir işbirliği yapmadık. Ben böyle bir şeye asla razı olmam ve CDU'da böyle bir şeye razı olacak kimse de yok. Bu asla düşünmediğimiz bir şey. Sadece şunu söyleyebilirim; SPD ve Yeşiller'in propagandasına inanmayın. Olaf Scholtz'un son sözleri bunlar, çünkü içerikle kazanamayacağını biliyor.
Kürtlere neden bu kadar saygı duyduğumu anlattım. Birçoğunuz Alman vatandaşlığına geçtiniz. Ayrıca, sadece Alman vatandaşı değilsiniz, aynı zamanda kendinizi Almanya'ya ait hissediyorsunuz. Biz tam da bunu istiyoruz; pasaportu olan ama başka ülkelerin liderlerine fanatik bağlı olmayan insanlar.
Bu yüzden Kürtler çok aktif ve yetenekli insanlardır. Almanya'ya çalışmaya geldiler. Biz Almanya’da iş gücünü güçlendirmeyi istiyoruz. Daha fazla çalışan, daha az vergi ödeyecek. Bence Almanya'da birçok şey, eğer Kürtler olmasaydı, devam etmezdi.
Rûdaw: Seçimlerin hemen ardından beş maddelik göç politikası planınızı uygulamaya koymaya karar verdiniz. Alman kökenli olmayan birçok insan var, ancak bu toplumun bir parçasılar ve göç sorunu nedeniyle eşit muamele göreceklerinden korkuyorlar. Bunun olmasını önlemek için ne yapabilirler?
Christoph de Vries: Almanya'nın açık ve hoşgörülü bir ülke olduğunu düşünüyorum. Aksi takdirde insanlar Almanya'ya gelmezdi ama biz burada çok sayıda insanı kucaklıyoruz. Elbette bazı bireysel durumlarda sorunlar var ama biz çok iyi anlaşıyoruz diye düşünüyorum.
Önemli olan, birinin nereden geldiği veya hangi dini inanca sahip olduğu değil, insanın Almanya'nın temel değerlerine saygı göstermesi ve eşit hakları kabul etmesidir. Yasalarımız, dini yasaların önündedir. Saygıyı ve hoşgörüyü önemsemeliyiz. Bu konuda Kürtlerin hiçbir sorunu yok.
Ancak, son yıllarda yasadışı göçün artması son bulmalı. Şu anda her gün Avrupa ve Almanya'nın sığınma yasaları uygulanmaktadır. Yetkililer bu konuda dikkatli olmalı, aksi takdirde bu Almanya'ya zarar verebilir. Eğer biri Almanya vatandaşı ise ya da geçmişte mülteci olarak gelmişse, birçok kişi bana bu şekilde devam edilemeyeceğini söylüyor. Birleşmek işe yaramıyor. Hata daha da artıyor. Aile ve ev sorunu da mevcut, yer yok. Bu nedenle, şu an dönüp yasaya ve düzenlemelere geri dönmemiz gerekiyor.
Rûdaw: Sayın de Vries, hükümete yer alırsanız, Suriye’deki Kürtler için nasıl bir destek planınız var? Ayrıca, Kürtlerle olan ilişkilerinizde nasıl bir yol izlemeyi düşünüyorsunuz?
Christoph de Vries: Eğer Kürtler olmasaydı, Ortadoğu'daki durumu çok daha kötü olabilirdi dedim. Onlar, IŞİD’in yenilmesinde çok önemli bir rol oynadılar. Bugün bile, binlerce IŞİD’li hala cezaevlerinde tutuluyor ve bu da bölgedeki güvenliği sağlamak için çok önemli. Eğer bu olmasaydı onlar Almanya'da güvenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturacaklardı.
Kürtlerin şu an hak ettiği şey destektir. Almanya'dan, Avrupa Birliği'nden ama özellikle Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile birlikte, Kürtlere destek olunması gerektiğini düşünüyorum. Bu, Kürtlerin kendilerini savunabilmesi için çok önemlidir.
Özellikle de Sayın Erdoğan’a açık mesaj verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Desteklediği İslami milislerin, Suriye'nin kuzeyindeki Kürtlere karşı yürüttüğü savaşa son verilmesi gerekiyor. Federal hükümetin, özellikle de Sayın Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’ın şu ana kadar olduğundan daha net taleplerde bulunması gerektiğini düşünüyorum.
Rûdaw: Suriye'deki Kürtlerle ilişkilerinizi güçlendirmeyi düşünüyor musunuz?
Christoph de Vries: Henüz hükümette değiliz ama CDU olarak, Irak Kürdistan Bölgesi’yle iyi ilişkilerimiz var. Biz de aynı şekilde Suriye’de Kürtlerle ilişkilerimizi güçlendirmek istiyoruz çünkü orada da, Kürtler ve bizim ittifakımız çok önemli. Bu aslında en güçlü ittifaklarımızdan biri.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın