Alman parlamenter: Ezidi soykırımını tanımak bizim için çok önemli
Alman parlamenter Max Lucks Şengal soykırımının tanınmasının ülkesi için önemli ve çıkarlarına uygun olduğunu söyledi.
Almanya Parlamentosu, sonbahar aylarında Ezidilere yönelik uygulanan soykırımının resmi olarak tanınmasını oylamaya hazırlanıyor.
Almanya Parlamentosu İnsan Hakları Komisyonu üyesi Max Lucks, Almanya’nın Ezidi Kürtlerine yönelik soykırımın tanıması için başından beri çaba sarf eden ve bu yönde toplantılar düzenleyen en aktif parlamenterlerden bir tanesi.
Koalisyon hükümetinin ortağı Yeşiller Partisi Parlamenteri Max Lucks, Ezidi soykırımının tanınması aleyhinde şuana kadar Parlamentoda herhangi bir görüşün olmadığını, soykırımın tanınmasının ülkelerinin çıkarına uygun olduğunu söyledi.
Şengal Soykırımı’nın tanınmasına ilişkin hazırlanan yasa teklifinin Almanya Parlamentosu’nda oylanması konusunda Max Lucks şunları söyledi:
“En kısa sürede oylanacağını ve olumlu bir sonuç çıkacağını umuyorum. Teklif hızlı bir şekilde Almanya Parlamentosu’nun gündemine alındı.”
Alman Parlamenter Lucks, ülkesinin Ezidi Kürtlerine daha fazla yardım sunmaya ve sorunlarını çözmeye hazır olduğunu vurguladı.
Max Lucks Rûdaw’ın Almanya muhabiri Ala Şali’nin sorularını yanıtladı:
Rûdaw: Toplantıya başından beri katıldınız ve önemli rol üstlendiniz. Komisyon teklifinde Ezidi Soykırımı nasıl ele alındı? Teklife karşıt düşünce veya eleştiri var mıydı?
Max Lucks: Karşıt bir görüş veya eleştiri olmadı. Çünkü Parlamentoda grubu olan tüm patiler, bu konuya özel önem veriyor. İhtiyaç duyulduğunda konu hakkında uzman kişiler komisyon toplantısına dahil edildi. Mesela ben bu konuya daha fazla önem verilmesini sağlamak için insan haklarından sorumlu kişi olarak Yeşiller grubu adına katıldım. Eleştirel bir ses yoktu ama muhafazakar bir ses vardı diyebiliriz. Hukuki açıdan bakıldığında soru şu: Parlamento soykırımı tanıyacak mı? Neden bu soykırım? Bana göre bu siyasi bir soru, ama aynı zamanda çok net bir konu. Çünkü kaçırılan Ezidi nüfusunun büyük kısmı Almanya’da yaşıyor. Ve Guhdar Elkaydi gibi Alman vatandaşı konuşmasında belgeler ve öneriler sundu. Bu soykırımı tanınması ulusumuz açısında önemlidir ve ülkemizin çıkarınadır.
Rûdaw: Peki mağdurların, zarar görenlerin ve tanıkların oturumlara katılımı ne kadar önemliydi? Şu ana kadar kaç yapıldı yapıldı ve ulaşılan düzey nedir?
Max Lucks: Komisyonun ilk oturumu, sorunun tanımlanması ile başladı. Elkaydi kardeşlerin anlatımları dinlendi. Kendi toplumunun endişelerini dile getirdiği dikleri bir toplantıydı. Bu ülkenin vatandaşı olarak en büyük Ezidi diasporasına sahip ülke olan Almanya'nın sorumluluk almasını istedi ve politikacılara çağrıda bulundu.
Almanya’daki Ezidilerin bu Parlamento'da temsil ettiğimizi gösteren önemli bir demokrasi anıydı. Ardından komisyondan daha fazla toplantılar düzenlenmesi talep edildi. Teklif Komisyonun oyları ile teklif Parlamentoya sunuldu. Parlamento talebi onayladı. Parlamento bu katliamın soykırım olarak tanınması gerektiğini ilan etti. Ayrıca İnsan Hakları Komitesi toplantısı da yapıldı.
Bugün soykırımın geride bıraktığı yaraları derinden hisseden ve IŞİD’in elinden sağ kurtulmayı başaran bir kişinin katıldığı açık oturumlar gerçekleştirildi. Bu soykırımdan kurtulanların dünyaya gerçekleri duyurmak için aslında ne kadar güçlü olduklarını görüyoruz.
Hayatta kalanlar, İslam Devleti tarafından hapsedilmeleri ve köleleştirilmeleri sırasında her şeylerini kaybettiler. İslam Devleti onlara saldırdığında, esasında dünya medeniyetine saldırdılar. Kurtulanlar onlara en derin saygıyı göstermemizden ve medeniyetimizi savunmamız gerektiğinden bahsediyorlar.
Rûdaw: Kurbanların dinlenmesi Teklif Komisyonu açısından ne kadar önemliydi?
Max Lucks: Bence onların katılımı, bu sorunun ne kadar önemli olduğunu çok net bir şekilde parlamentodaki gruplara gösterdi. Tüm siyasi parti ve grupların ortak bir paydaya ulaşana kadar sorularımızı sormaya devam etmeliyiz. Çünkü bu topluma karşı hepimizin ortak çaba göstermesi ve ortak sorumluluk üstlenmesi gerekiyor.
Rûdaw: Peki, federal hükümetin IŞİD'in Ezidilere karşı işlenen suçun soykırım olarak tanıması için nasıl bir yasal süreç işletilecek?
Max Lucks: Almanya’da güçler ayrılığı vardır ve bizim açımızdan en önemlisi soykırımın bir hukuk terimi olmasıdır. Yasalara göre, en ağır suçtur ve doğru tanımlarsanız cinayetten de ağır bir suçtur. Mahkemelerde bu yönlü kararlar alınıyor. Dolayısıyla bunu suç olarak tanıyıp tanımayacağını beklemek durumundayız. Dava Frankfurt Mahkemesi’nde görülecek ve Parlamentonun tanıyacağı teklifin temelini oluşturacak.
Rûdaw: Bu karar ne zaman verilecek?
Max Lucks: Yakın zamanda sonuçlanmasını umuyorum. Parlamentoda da çok kısa sürede bir sonuca varacağımıza eminim. Ve Almanya Parlamentosundaki rutin işleyişe göre çok hızlı işleyecek bir süreç.
Rûdaw: Kuzey Irak’ta Ezidi yerleşim bölgelerinin inşa edilmesi talepleri var. Almanya bu çalışmayı destekliyor mu?
Max Lucks: Almanya için, Irak’ta Ezidiler için güvenlikli bölgeler oluşturulması önemli bir başlangıç. Ki biz bu bölgelerde barış ve istikrarın olmadığını biliyoruz. Yani Şengal’de bir anlaşma var ama o anlaşma tüm ilgili taraflarca uygulanmıyor. Almanya için tüm tarafların anlaşmaya bağlı kalması çok önemli. İlçedeki Ezidi temsilcilerinin anlaşmaya katılmamış olması, bölgede uzun süreli barışı nasıl sağlayabiliriz sorusunu gündeme getiriyor. Almanya orada aktif ve bu sorunları tartışmaya, çözümüne destek sunmaya hazır. Elbette Almanya dışında, Kuzey Irak'a böyle bir yardım sunan başka bir ülke yok. Ayrıca özellikle Ezidileri daha fazla yardım sunmaya hazırdır.
Rudaw: Parlamentonun Ekim ayında katliamı soykırım olarak tanıyacağını söyleyebilir miyiz?
Max Lucks: Bu kadar hızlı olacağını sanmıyorum. Almanya Parlamentosu’nda her daim uzun bir zamana ihtiyaç vardır. Biz koalisyonun bir parçası olan bir grubuz. Partilerin bu konuda hızlı çalışması için çaba göstereceğiz. Bir çok parlamenter ile diyalog içerisindeyim. Ben sürecin çok hızlı işlediğini ve kısa sürede olumlu bir sonuç elde edeceğimizi düşünüyorum.