Irak Parlamento Başkanı Dr. Mahmud Meşhedani, 26 Şubat 2025'te 3’üncü Erbil Forumu'na katılarak Irak, Ortadoğu ve Kürdistan Bölgesi’ne yönelik soruları yanıtladı.
Irak'ın kaynak bakımından zengin olduğunu dile getiren Dr. Mahmud Meşhedani, "Irak, enerjiden diğer maddelere kadar yatırım ve sanayide kullanılabilecek 1432 maddeye sahip bir ülkedir ve en zengin vilayetimiz Anbar vilayetidir" açıklamasında bulundu.
Değerlendirmesini sürdüren Meşhedani, “ABD'nin rejim ve devleti yıkma politikası ile Irak'a patlamalar ve terör ihraç edilmesi nedeniyle Irak'ın gelişiminin durduğunu, fakat şu anda Irak'ın istikrara kavuştuğunu ve gelişmeye başladığını” belirtti.
Parlamento'un mevcut dönemiyle ilgili olarak, "Bu parlamento dönemi en kötü dönemdir. İlk yıl akımlar ve çerçeveler arasındaki çekişmelerle geçti. İkinci yıl Anbar içindeki, Anbar'da da falanca ile filanca arasındaki çekişmelerle geçti. Üçüncü yıl, parlamento başkanını seçmek bir yıl sürdü ve bu yıl da seçim yılıdır" dedi.
Dr. Mahmud Meşhedani, "Anayasamız, başkalarının işlerine karışmadığımızı ve başkalarının da işlerimize karışmaması gerektiğini söylüyor. Şu anda işlerimize müdahale var, doğu işlerimize karışıyor, kuzey işlerimize karışıyor ve batı bölgesinden bir geri çekilme var” dedi.
Irak’ın iki yönünün olduğunu, “Arap milliyetçiliği ile İslamın” ülkenin iki temel unsuru olduğunu kaydeden Dr. Meşhedani, “Irak iki kanatlı bir kuş gibidir: Arap milliyetçiliği ve İslam" ifadelerini kullandı.
Moderatör Dr. Muhammed İhsan'ın "Peki biz Kürtler neredeyiz? Müslüman olmayan Kürtlerimiz var ve biz de Arap değiliz" şeklindeki yorumuna yanıt veren Dr. Meşhedani, "Coğrafya bizi birleştirir, vatandaşlık, din ve mezhep bizi birleştirir" dedi ve devamında ise "Irak coğrafi bir durumda, İslami Şii coğrafi komşumuz var, İslami Şii-Sünni coğrafi komşumuz var ve Arap komşumuz var, eğer kanatlardan biri bozulursa kuş düzgün uçamaz. Doğru mu? Bu nedenle, belirli bir dönemde sadece belirli bir tarafa yönelirseniz, diğer yönlerden mahrum kalırsınız. Özellikle gerçek yatırım o taraftan geldiğinde? Körfez, Arap ülkeleri, Suudi Arabistan vb., bunlar yatırım gücüne sahip ve biz Kürdistan'da ve diğer vilayetlerde bu yatırıma ihtiyaç duyuyoruz. O halde, Irak'ın inşasının yatırımla gerçekleşeceğine inandığımız bir durumda onlarla ilişkilerimizin nasıl iyi olmaması gerekir?" sözlerini kullandı.
Irak Parlamento Başkanı Dr. Mahmud Meşhedani’ye yöneltilen sorular ile Meşhedani’nin verdiği yanıtlar şöyle:
Dr. Muhammed İhsan: Sizi en içten şekilde selamlıyorum doktor. Saygıdeğer katılımcılar, sizleri memnuniyetle karşılıyoruz. Bu oturumda veya panelde hep birlikte mevcut değişiklikler ışığında Irak'ın geleceğini tartışacağız: 2025'teki gelecek seçimler ve Irak manzarasını olumlu ya da olumsuz etkileyen bölgesel karmaşıklıklar.
Bugün büyük bir gururla, net görüşleri, dürüstlüğü ve kompleksten uzak duruşuyla tanınan bir siyasi kişiliği ağırlıyoruz. Fikirlerini tereddüt etmeden cesurca ortaya koyan bir kişi. Bana göre o, görüşlerini ifade etmede en cesur Sünni kişidir ve tutumlarını açıklarken nettir, çekinmez.
Bu kişilik, 2003 sonrası Irak'ın en hassas dönemlerinden birinde tıp mesleğini bırakıp siyasete giren, Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Dr. Mahmud Meşhedani'dir.
Dr. Meşhedani, öncelikle Irak ve genel olarak bölgeyle ilgili kader meselelerine yönelik dürüst tutumuyla tanınır. Konuşmalarında diplomatik dil kullanma eğilimi yoktur, olayları doğrudan açıklamayı tercih eder. Meşhedani'nin her YouTube videosu içeride ve dışarıda saatli bir bombadır.
2006 ile 2008 arasında Irak'ın çok karmaşık bir döneminde Irak Temsilciler Meclisi Başkanlığı görevini üstlendi. Zamanınızı ve kendi zamanımı almamak için girişi daha fazla uzatmayacağım.
Biz (Rûdaw'da) size sadece bir konuşma değil, daha fazla fırsat verme konusunda ısrarcı olduk, her ne kadar ilk konuşmacı olma hakkınız olsa da, görüşlerinizi daha iyi ve daha net bir şekilde ifade etmeniz için.
İlk konu, mevcut zorluklar ışığında Irak'ın geleceğidir. Bildiğiniz gibi, bölge çok güçlü değişimler ve depremlerden geçiyor. İç ve bölgesel değişimler ışığında Irak'ın siyasi yönünü nasıl görüyorsunuz? İlk bölümde üç sorum var ve size bunları açıkça yanıtlama fırsatı veriyorum:
Bugün Irak devletinin istikrarıyla karşı karşıya kalan en belirgin zorluklar nelerdir ve nasıl aşılabilirler? Birçok zorluğumuz var, bu zorluklarla yüzleşme sorumluluğunu üstlenebilecek durumda mıyız, özellikle parlamentoda ve hükümette?
Ülkede siyasi ve toplumsal istikrarı sağlamak için Irak anayasasının ihtiyaç duyduğu en önemli reformlar nelerdir?
Dr. Mahmud Meşhedani: Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. Saygıdeğer Başkan, sevgili Irak Cumhurbaşkanı, saygıdeğer Kürdistan Bölgesi Başkanı, her kademeden saygıdeğer hazır bulunan kardeşler... Allah'ın selamı üzerinize olsun.
Geniş bir soru, şöyle özetleyeceğim: Şu anda Irak'ın temel sorunu, 2003 yılında Amerikan işgali sırasında meydana gelen olayların etkisinden hâlâ çıkamamış olmasıdır. Rahmetli büyük amcamız Mam Celal (Celal Talabani), bu günlerde ihtiyacını hissettiğimiz toplantılarından birinde bize "Anlaşma, rejimin devrilmesi ve devletin demokrasinin doğru bir şekilde inşa edilmesi için muhalefete devredilmesidir" dedi. Olan şey devlet ve rejimin birlikte ortadan kaldırılmasıydı. İşgalci şeyhlerden biri gibi fetva verdi, ona "bir ineğin kafası bir testiye sıkıştı, ineğin kafasını testiden nasıl çıkaracağız?" dediklerinde, "ineğin kafasını kesin" dedi, ineğin kafasını kestiler ama yine de testide kaldı, sonra "testiyi kırın" dedi, testiyi kırdılar ve böylece testi de inek de kalmadı, işte olan buydu. Sonra iş muhalefete devredildi ve bildiğimiz gibi muhalefet...
Dr. Muhammed İhsan: Siz ed de muhalefetin bir parçasıydınız.
Dr. Mahmud Meşhedani: Evet, ben hapishanelerden çıktım, işgalden önce hapisten çıktım...
Dr. Muhammed İhsan: Siyasi nedenlerle mi hapisten çıktınız?
Dr. Mahmud Meşhedani: Evet, eski rejim tarafından hapsedildim, Amerikalılar da beni hapsetti ve başka bir taraf da beni hapsetti, isimlerini vermek istemiyorum. Bu sorun nedir? Sorun, devletin, ordunun tamamen yıkılmasıdır.
Dr. Muhammed İhsan: Ben şimdiki değişimlerden bahsediyorum, tarihi hepimiz biliyoruz...
Dr. Mahmud Meşhedani: Evet, şu anki durumu anlamak için. Şimdi...
Dr. Muhammed İhsan: Bölgesel ve uluslararası zorluklarla durum nereye gidiyor? Çok tehlikeli bir aşamada mı yaşıyoruz?
Dr. Mahmud Meşhedani: Tam olarak öyle. Bu, gelişmedeki gecikmemizin nedenini hazır bulunan kardeşlerimize açıklamak için bir fikirdir. Gelişmede geri kaldık çünkü işgal edilmiş ve yıkılmış bir devleti devraldık. İnşası 80 yıl süren bir devlet. Göz açıp kapayıncaya kadar yıkıldı ve bize harabesi teslim edildi. 2003'ten itibaren bu harabeyi inşa etmeye başladık. Anayasayla başladık, anayasa çok iyiydi, anayasanın %95'inden fazlası çok iyiydi, her ne kadar burada ve orada bazı gözlemler olsa da.
Şimdi, bu devlet yıkımından sonra, tek başımıza bırakılmadık ve Irak'ı yeniden inşa etmemize izin verilmedi, aksine cehennem kapıları yüzümüze açıldı.
Bağdat, bazen 20 veya 30 patlama görüyordu, hangi dünya başkenti tüm komşularından, uzak ve yakından belirli bir komşuyu kastetmiyorum, bu kadar planlı ve organize bir terörle başa çıkabilirdi?
2010'da bize bir mola tanınana kadar, bu bir yıl veya bir buçuk yıl sürdü ve terör ve DEAŞ salgını başladı ve başka bir cehennem kapısını üzerimize açtı ve tüm batı bölgelerinin düşmesiyle sona erdi. Sonra bu işgalden kurtulma sürecini başlattık ve bunu sonlandırdık, ne kadar önce? İki yıl önce.
Bu iki yılda, bu güzel Irak'ın, bu çok dinli ve çok renkli Irak'ın parlak imajını yeniden canlandırmaya çalıştık. İstikrarlı güvenliğin gelişmiş bir ekonomiye ihtiyacı olduğu ve gelişmiş ekonominin istikrarlı çalışmaya ihtiyacı olduğu temeline dayanarak başladık ve birçok sorunla karşılaştık, ancak şimdi Irak'ın gerçekten güvenlik açısından istikrarlı olduğunu ve ekonomik olarak istikrara kavuşmaya başladığını düşünüyorum. Çevredeki olaylara karşı tarafsızlık yolunu seçtik, kendimizi yeniden inşa etmek için. Şimdi, bölgeye eskisi gibi dönecek, kilit bir rol oynayacak parlak bir Irak'ı yeniden inşa ediyoruz ve böylece bu ülkede küresel yatırım kapılarını açabileceğiz, bu yeni yapıyı, yeni Irak'ı yeniden inşa edebileceğiz.
Irak, bir devlet olarak, enerjiden diğer maddelere kadar yatırım ve sanayi yapılabilecek 1432 maddeye sahiptir ve en zengin vilayetimiz Anbar vilayetidir. Geleceğimizin tüm potansiyeli, tüm hazinemiz ve tüm geleceğimizin ekonomisi, durdurulan tarım ve sanayi gelişimiyle birlikte, yer altındakine dayanıyor. İlginç olan, Irak'taki ikinci en zengin vilayetin Semave olması...
Dr. Muhammed İhsan: Çünkü içinde üç çimento fabrikası var...
Dr. Mahmud Meşhedani: Yer altında dört yüz küsur madde var. Yani Irak, bir enerji hazinesi olarak, tüm dünya, Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ve diğerleri dahil, bu enerjiden yararlanmak için Irak'ın istikrarlı kalmasını ısrarla istiyorlar. Bu nedenle çevrede olup bitenler Irak üzerinde herhangi bir tehdit oluşturmuyor.
Dr. Muhammed İhsan: Bu mevcut yeteneklerin, bu deneyimlerin hükümet tarafından doğru şekilde kullanıldığını düşünüyor musunuz? Bugün, en büyük Iraklı topluluk yurt dışındadır, en iyi Iraklı beyinler ülke dışındadır, Irak içinde değil, neredeler? Onlardan faydalandınız mı?
Dr. Mahmud Meşhedani: Yeteneklere ne olduğunu biliyorsunuz. Temel prensip şudur: devlet kendini inşa etmek için yeteneklere ihtiyaç duyar ve partiler yönetimde kalmak için sadakate ihtiyaç duyar. Doğru mu?
Dr. Muhammed İhsan: Doğru.
Dr. Mahmud Meşhedani: Eğer sadakat ile yetenek arasındaki bu denklem devam ederse ve sadakat yeteneğe üstün gelirse, devletin inşası çok gecikir, belki yüzyıllar boyunca ve belki bu devlet hiç kurulmaz, özellikle sadakatin özünde idari, siyasi ve mali yolsuzluk varsa. Bu bağlamda şimdi başladık, kilit nokta, herhangi bir pozisyon için birini seçtiğimizde, genel müdürlükten yukarı önemli pozisyonlarda, aynı kurumdan olması, iyi bir geçmişi olması ve sıralanmış bir yeteneğe sahip olması gerektiğidir.
Bu, devlet inşasının bu yeteneklere ihtiyaç duyduğunun, onları bünyemizde tutmamız gerektiğinin ve göç etmiş tüm yeteneklerin Irak'a dönmesi için yolların açılması gerektiğinin farkında olduğumuz anlamına geliyor.
Dr. Muhammed İhsan: Doktor, bugün yolsuzluk konusu bu ülkede en hassas konulardan biridir. Şeffaflık ve hesap verebilirliği sağlamak için hükümetin çalışmaları üzerindeki parlamento denetimi, döneminizdeki veya parlamento başkanı olduğunuz süre boyunca nasıl güçlendirilebilir? Bu konuda yeni yasalar çıkıyor mu? Yoksa yok mu?
Dr. Mahmud Meşhedani: Ne yazık ki, yolsuzluk hastalığı bir dönemde, özellikle güvenlik çöküşü günlerinde, toplumsal bir fenomen (olgu) haline geldi.
Saygıdeğer Sudani hükümeti ile birlikte, bu toplumsal fenomen azalmaya başladı. Parlamentoda, kendim, bu küçük bir açıklamadır, bu parlamento dönemi en kötü dönemdir, ilk yıl akımlar ve çerçeveler arasındaki çekişmelerle geçti. İkinci yıl Anbar içindeki, Anbar'da da falanca ile filanca arasındaki çekişmelerle geçti. Üçüncü yıl, parlamento başkanını seçmek bir yıl sürdü ve bu yıl da seçim yılıdır.
Buna rağmen, üç komisyonu aktifleştirme konusunda kararlıyım: yasalar üzerinde çalışmaya devam etmek için Hukuk Komisyonu, bazı yolsuzluk yönlerini dizginlemek için Dürüstlük Komisyonu – ayrıntılı bir rapor talep ettim ve bu rapor tüm detaylarıyla bana ulaşacak – ve Mali Komisyonun aktifleştirilmesi, çünkü Mali Komisyon bizim için çok önemli. Vatandaşlık ruhunu, kardeşlik ruhunu ve sevgi ruhunu yaymak, mezhepçi ve etnik çerçeve içinde tarafgirlik ve saklanmaktan bir dereceye kadar uzaklaşmak, en iyi çözüm olan kanun ruhuyla çalışmak için, tıpkı saygıdeğer Başbakanın işaret ettiği gibi, Bağdat ile Erbil arasında veya federal hükümet ile Kürdistan Bölgesel Hükümeti arasındaki siyasi krizin yasal bir soruna dönüştüğünde çözümün kolay olduğu, ancak siyaset çerçevesinde kalırsa, sorunların nasıl olduğunu gördünüz.
Irak Parlamentosu'nda vatandaşları temsil ediyoruz. Parlamento şu ana kadar tek odadır ve ikinci oda, yani ulusu temsil eden Federal Konsey kurulmamıştır. O zaman birçok sorundan kaçınabilirdik, ancak ne yazık ki Federal Konsey gecikti.
Parlamento vatandaşları temsil ettiğinde, yani Irak'ın her yerindeki her Iraklı vatandaşı savunduğumuzda, Kürdistan'daki kardeşlerimizin maaşlarını siyasi çekişmelerin içine sokmamak için tutum aldık. O bir Iraklı vatandaştır ve bir, iki demeden maaşını almalıdır. Eğer iki hükümet arasında bir sorun varsa, çözülür ve anayasamız ve kanunlarımız var.
Dr. Muhammed İhsan: Son nüfus sayımı sonuçları, önceden Bağdat'ta söylenenlerin aksine, Kürdistan nüfusunun %15 olduğunu kanıtladı, anlaşmazlık bölgeleri hariç. Sen ve ben bu dosyada çalıştık, umarım bu noktayı vurgularsın, bu istatistiklerden bahseden tartışmalar, üç Kürt vilayeti var ve nüfus oranları, anlaşmazlık bölgeleri olmadan, Irak nüfusunun %15'idir, böylece gelecek bütçelerde veya gelecekte bu kullanılabilir.
Dr. Mahmud Meşhedani: Nüfus sayımı çok gecikti. Şimdi nüfus sayımı yapıldı, bu kanun haline geldi ve ihlal edilemez.
Dr. Muhammed İhsan: Seni parlamentodan uzaklaştırmak ve bölge için bir gelecek vizyonu sunmak için. Bölgede çok güçlü değişimler var ve Irak şu andaki bu değişimlerin bir parçası olacak. Irak'ta şu andaki fırtınalardan veya depremlerden uzak olduğumuza inanmıyorum. Bu mevcut çekişmenin, bileşenler arasında ve devlet yönetiminde düzgün bir şekilde çözülmezse, Irak'taki siyasi manzarayı daha da karmaşıklaştıracağını düşünüyor musunuz? Parlamento başkanı olarak değil, Dr. Meşhedani olarak...
Dr. Mahmud Meşhedani: Soruyu tekrar et.
Dr. Muhammed İhsan: Bölgedeki değişikliklerden bahsediyorum. Benden soruyu anlaşılması için mi yoksa düşünmen için mi tekrarlamam istiyorsun, yoksa açıkça cevaplamamamı mı istiyorsun. Siyasi sistem içindeki değişiklikler çatışma olmadan ve ülkenin istikrarını tehlikeye atmadan gerçekleşebilir mi? Yoksa olmaz mı? Bölgedeki değişiklikler çok fazla, Dr. Meşhedani'nin görüşü nedir?
Dr. Mahmud Meşhedani: Değişikliklerin ötesinde. Irak demokratik bir sistemdir, bunu garip buluyorum. Demokrasi mekanizmaları var. Sadece demokrasi mekanizmalarını seçimlerde ve diğer alanlarda sahtekarlık ve yolsuzluktan uzak tutmak gerekiyor.
İstikrarlı olmaktan başka elimizde bir şey yok. Demokratik bir sistemimiz olduğu sürece, bu, barışçıl iktidar değişimi ve seçimle hak sahibinin onu alması yarışıdır. Biz istikrarlıyız, ancak çevremizde olan şey başka bir konu.
Daha önce koronavirüsü atlattık ve koronavirüsten canlı çıktık. Irak, koronavirüse yakalanmış biri gibidir, koronavirüsten kurtulan kişinin bağışıklığı sürekli ve iyidir, bağışıklığı olmayanlar öldü.
Onların koronavirüsü şimdi başladı. Biz 2003'te bundan geçtik ve Allah'ın yardımıyla atlattık. Allah'ın yardımıyla Irak, isteğe bağlı federal demokratik bir ülke olarak istikrarlı kalacaktır ve 'isteğe bağlı' üzerinde vurgu yapıyorum.
Çok önemli bir nokta, bazı kardeşler anlamıyor, federal sistemimiz isteğe bağlıdır, yani birlikte olmayı biz seçtik ve kimse bizi zorlamadı. Eğer seni benimle olmaya zorlarsam, hep rahatsız olursun, bu zorlamadan mümkün olduğunca kurtulmaya çalışırsın, ama bu bir seçimdir, yani istenmiştir ve birlikte inşa etmemiz gerekir. Erbil'e geldiğimde ve ilerleme gördüğümde mutlu oluyorum çünkü burası benim durağım, burası benim ülkem, burası Irak'ın bir parçası ve aynı şekilde Basra'ya, Kerbela'ya, Anbar'a gittiğimde vb.
Yani şimdi Irak istikrarlıdır ve daha da istikrarlı olacak ve daha fazla gelişecektir, çünkü güvenlik istikrarlıdır, ekonomik olarak gelişiyor çünkü bir enerji hazinesidir ve gelecek nesiller için bu enerjide en iyi yatırımı yapmamız gerekiyor ve şimdi tarımsal ve endüstriyel gelişime başlıyoruz.
Dr. Muhammed İhsan: Hükümetin bu seviyede, sahip olduğu her şeyi veya yeteneği kullanma ve Irak'ın kaynaklarını doğru yatırımda kullanma konusunda hazır olduğunu düşünüyor musunuz? Yoksa 2003'ten bugüne kadar yaşadığımız pay dağıtımına, yolsuzluğa ve eski hikayelere mi geri döneceğiz?
Dr. Mahmud Meşhedani: Sağlığın adım adım geldiğini düşünüyorum. İyileşme adım adım gelir, güvenlik istikrarımız iki yıl önce başladı, ekonomik olarak istikrar bulmak veya gelişmek için zamana ihtiyacımız var. Geleceğin gelecek seçimlerde olduğunu düşünüyorum, eğer bu sakinlik ve istikrarı sürdürebilir ve bu yönelimi yetenekleri ve kabiliyetleri çekmek, tarımı geliştirmek ve sanayiyi geliştirmek yönünde devam ettirebilirsek. Bunun herhangi bir başka hükümet için doğru yol olduğunu düşünüyorum ve bunu gelecek programımıza koyacağız.
Dr. Muhammed İhsan: Gelecek seçimlerde, manzara değişecek mi, yoksa aynı girdapta mı kalacağız? Yeni bir yasa üzerinde mi yoksa şu anda uyguladığımız aynı yasa üzerinde mi?
Dr. Mahmud Meşhedani: Birincisi, yeni yasa henüz ışık görmedi. Yeni yasa bize ulaşmadı.
Dr. Muhammed İhsan: Ama perde arkasında konuşuluyor...
Dr. Mahmud Meşhedani: Doğru, perde arkasında var, ama bu perde arkaları şu ana kadar farklı. Bazıları eski yasayı istiyor ve sayıları az değil.
Dr. Muhammed İhsan: Sizin görüşünüze göre hangi yasa onaylanacak? Çünkü parlamento başkanısınız ve Şii ittifakıyla ve Kürtlerle olan ilişkilerinizle, yönü belirli bir noktaya çevirebilirsiniz, yani bir rolünüz var?
Dr. Mahmud Meşhedani: En iyi çözümün iki nokta arasında bir nokta olduğunu düşünüyorum. Tüm görüşleri toplayıp bir yemek hazırlamaya çalışalım. Bu yemeğin ne hepsi senin ne de hepsi benim.
Dr. Muhammed İhsan: Pişti mi, yoksa hala mı?
Dr. Mahmud Meşhedani: Hala.
Dr. Muhammed İhsan: Son rötuşlar!
Dr. Mahmud Meşhedani: Hala. Yaklaşık olarak.
Dr. Muhammed İhsan: Çünkü biz Kürdistan'da, mum üzerinde baştan aşağı pişiririz diyoruz.
Dr. Mahmud Meşhedani: Şimdi ana malzemeleri hazırlıyoruz. Henüz tencereye koymadık. Tencereye koyduğumuzda yemek pişirmeye başlayacağız. Şimdi başlangıçlar. Sadr Hareketi'nin görüşünün çok önemli olduğunu düşünüyorum ve şu ana kadar almadık. Sadr Hareketi'nin görüşü çok önemlidir, seçimlere katılsınlar ya da katılmasınlar.
Dr. Muhammed İhsan: Çünkü önceki yasayı değiştirenler onlardı...
Dr. Mahmud Meşhedani: Katılsınlar ya da katılmasınlar, görüşlerini almamız gerekiyor ve sebepleri biliyorsun.
Dr. Muhammed İhsan: Sadristlerle iyi ilişkilerin var mı?
Dr. Mahmud Meşhedani: Elbette. Gerçekte, herkesle ilişkim iyi. İlk kez Arap, Kürt, Sünni ve Şii'yi, çok zor bir durumda, kötü bir dönemin sonunda ve gerçekten de çok yıpranmış bir dönemde parlamentoyu yönetecek bir kişilik etrafında birleştirebiliyoruz, ancak herkesi tek bir şeyle, örneğin bu üç yasayla memnun etmek, kendi görüşümü dayattım çünkü herkesi memnun etmem gerekiyor.
Dr. Muhammed İhsan: Bu vesileyle, Federal Mahkeme'nin kararından sonra bu üç yasanın kaderi ne olacak?
Dr. Mahmud Meşhedani: Bu konuda tüm uzmanlığımı kullandım, hepsini kullandım, Irak'a tüm bakış açımı, tüm Iraklılara olan sevgimi ve herkesi memnun etmek için tüm enerjimi kullandım. Bu zor, ama şunu yaptım: İç tüzüğü ihlal etmemeliyiz, iç tüzüğü ihlal edemeyiz. Bu yüzden yasaları tek tek ayrı ayrı getirdim, tüm maddelere oy verdim, madde madde ayrı ayrı, yasanın bir parçası olmayan gerekçelere geldik. Durdurduk. İkinciye başladık, durdurduk. Üçüncüye başladık, durdurduk. Sonra kararlaştırmaya geldik.
Dr. Muhammed İhsan: Birleşik sepet kararlarına itiraz etmek için Federal Mahkeme ile çalışan taraflar kimlerdir? Kimler?
Dr. Mahmud Meşhedani: Tarım sözleşmeleri ve genel af için onay vermek istemeyenler.
Dr. Muhammed İhsan: Ama tarım sözleşmeleri yasası, biz 2006 ve 2007 yılında 29 sayılı yasayı sunduk ve iki veya üç cumhurbaşkanlığı döneminde vardı, ben hazırladım.
Dr. Mahmud Meşhedani: Tarım sözleşmeleri hükümetten bize geldi. Parlamentodaki stratejim, önceki bir yasayı ihlal etmedikçe veya bazı kesimlere zarar vermedikçe ya da anayasaya aykırı olmadıkça hükümetten gelen her şeyi desteklemektir. Hükümetin talebi, parlamentoya bir talep gönderildiğinde, buna ihtiyacı olduğu anlamına gelir ve sonuç alması için işleri kolaylaştırmam gerekir.
Dr. Muhammed İhsan: Teselli ve onlarca yıldır bir halka dayatılan haksızlığın kaldırılması. Tarım sözleşmelerinin iptali bunun önemli bir parçasıydı. Ancak bu bizim konumuz değil.
Size daha büyük bir perspektiften bahsedeyim ve sizi sözleşmeler ve parlamento kozasından çıkarayım. Ülkede, benim bakış açımdan değişimler yolda, geliyorlar. Ulusal değişim, dış müdahale, hükümet değişimi veya ihtiyaçlar arasında, önümüzdeki dönemde Irak'ta hangi yolun uygulanmasının daha yakın olduğunu düşünüyorsunuz? Çünkü değişimler var, ABD yaptırımları geliyor, bölgede eksenler arasında rekabet var, bölgede bölgesel güçlerin ortaya çıkışı var, güvenlik açısından Suriye'nin durumu kırılgan, kardeşler kırılgan olarak adlandırdı, ben hayır diyorum, bu geçici bir kabarcık ve bizim desteğimizle oluşuyor, kişisel görüşüme göre, umarım istikrarlı olur. Tüm bunlar bölgeyi etkileyecek. Sizce ne olacak? Ulusal değişim, dış müdahale, hükümet değişimi, halkın ihtiyaçlarının talep edilmesi, şimdi Irak'ın rolü için, sizce hangi yol daha yakın?
Dr. Mahmud Meşhedani: Birincisi, iç sorunlarımızı çözelim. Temel bir ilke var, birlik dosyalarla uğraşmadan önce gelir. Herhangi bir dosya tehlikeli mi? Birlikle karşı koy. İç sorunlarına son ver. Dış etkileri azalt. Komşuların kendini dayatmasını engelle. Halkı kazanımlarla kendine çek. Kazanım olmadan halkı kazanamazsın. Kendi halkına dayanan... Başkalarına dayanan çıplaktır. Bu nedenle, şu anki iç birliktelik gelecek seçimlerde test edilecek, çok zor bir test, ya Irak olarak birlikte kalacağız ve Irak'ın çıkarı olmadıkça herhangi bir yerden gelen hiçbir görüş ve yönlendirmeye kulak asmayacağız ve dünyadaki tüm siyasi aktörlerle ilişkilerimiz sakin ve dengeli olacak, Avrupa ile sakin ilişki, komşu ülkelerle sakin ilişki, Arap grubuyla sakin ilişki, şu anda dünyanın en büyük ülkesi Amerika ile sakin ilişki, ki o şu anda dünyada olanların ana aktörüdür. İlişkilerimizin sakin olması gerekiyor. Bu sakin ve öfkesiz ilişki olmadan, içeriye dönüp inşa edemezsin. Çabanın bir kısmı dış etkilere gider. Bölgede olanlar Orta Doğu'nun haritasının yeniden çizilmesidir. Biz, Irak, haritamız çizildi. Irak'ın haritası çizildi ve iş bitti ve sorunumuz yok. Sadece çevremizdekilerle daha iyi ilgilenmemiz gerekiyor. Bu iyilik şudur ki, anayasamız, başkalarının işlerine karışmadığımızı ve başkalarının da işlerimize karışmaması gerektiğini söylüyor. Şu anda işlerimize müdahale var, şu anda doğu işlerimize karışıyor, kuzey işlerimize karışıyor ve batı bölgesinden bir geri çekilme var. Yani Irak, sevgili kardeşlerim, Irak iki kanatlı bir kuş gibidir: Arap milliyetçiliği ve İslam. Irak'ta Müslümanlarımız var, farklı milletlerimiz var...
Dr. Muhammed İhsan: Peki biz Kürtler neredeyiz?
Dr. Mahmud Meşhedani: Coğrafya bizi birleştirir, vatandaşlık, din ve mezhep bizi birleştirir.
Dr. Muhammed İhsan: Peki biz Kürtler neredeyiz? Müslüman olmayan Kürtlerimiz var ve biz de Arap değiliz.
Dr. Mahmud Meşhedani: Irak coğrafi bir durumda, İslami Şii coğrafi komşumuz var, İslami Şii-Sünni coğrafi komşumuz var ve Arap komşumuz var, eğer kanatlardan biri bozulursa kuş düzgün uçamaz. Doğru mu? Bu nedenle, belirli bir dönemde sadece belirli bir tarafa yönelirseniz, diğer yönlerden mahrum kalırsınız. Özellikle gerçek yatırım o taraftan geldiğinde? Körfez, Arap ülkeleri, Suudi Arabistan vb., bunlar yatırım gücüne sahip ve biz Kürdistan'da ve diğer vilayetlerde bu yatırıma ihtiyaç duyuyoruz. O halde, Irak'ın inşasının yatırımla gerçekleşeceğine inandığımız bir durumda onlarla ilişkilerimizin nasıl iyi olmaması gerekir?
Dr. Muhammed İhsan: Başka ne söylemek istiyorsunuz? Tartışmanın özetini vermeden önce.
Dr. Mahmud Meşhedani: Tamam, sadece Irak'a getirilen planın Irak'ı bölmek için olduğuna ve çok önemli bir durumun farkında olmadıklarına işaret etmek istiyorum, o da Irak'ın temelde H2O olduğudur. Esasen tüm Kürt aşiretleri ve Arap aşiretleri hepsi H2O'dur (suyun formülü), o halde H2O nasıl ayrılır? Ayrılmaz, sonuçta şimdi bir sorunla karşı karşıyalar, Irak'ın coğrafi olarak bölünmesi sosyal yapının çözülmesini gerektiriyor. Sosyal yapının bölünmesi ise sadece Sünni ve Şii olarak, mezhepçilikle olur, sonra mezhepçiliği bize dayattılar ve bu aşiretlerin temelde mezhebi olarak bölünmüş olduğu ortaya çıktı, yani Irak'ın tüm aşiretlerinde Sünni ve Şii var ve sonuçta bunu koruduk. İkinci nokta, gerçekten sistemimizi ve bu 20 yıl içindeki hatalarımızı gözden geçirmeye ihtiyacımız var ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne sunduğum ve Güvenlik Konseyi'ne sunması ve karar vermesi için ilettiğim tarihi anlaşmada başarılı olduk. Bu anlaşmanın özeti, hazırlanması araştırma merkezlerinde vb. iki yıl sürdü, bir sonuca vardık, bir sorunun cevabı, o altı vilayet düştüğünde bir soru ortaya çıktı: Neden bu oldu? Cevap verdik: Mezhepçilik vb. Sonraki soru ortaya çıktı: Sonra ne? DEAŞ sonrası istediğimiz Irak nedir, DEAŞ'ın tekrar dönmemesi ve bunun tekrar olmaması için? Özetle cevap verdik, Irak, bileşenler devletinden vatandaşlık devletine dönüştürülmedikçe, vatandaşın temel birim olduğu ve yeteneğin ölçü olduğu, ölçü birimi olduğu bir devlete dönüştürülmedikçe istikrarlı olmayacaktır. Irak'ın sonsuza dek istikrarlı olması için bu büyük sloganın uygulanması için çalışmamız gerekiyor.
Şimdi içeriğiyle çalıştığımızı düşünüyorum. Şimdi, tüm Irak sokağı bundan nefret ediyor, bu mezhepçiliği istemiyor ve bu çekişmeleri istemiyor.
Şimdi, tamamen istikrarlı olmak için, bu ilk nokta: İdeolojik partiden, hangi başlık altında olursa olsun, vatandaşa arttırabilecekleri refah oranı üzerinde rekabet eden ve vatandaşın refahı üzerinde rekabet eden, mezhep koruma ve bileşen koruma ve haklar vb. koruma üzerinde değil, hizmet partisine dönüşene kadar. Vatandaşlık devleti olmak için, tüm bileşenlerin kendi haklarını almış olması gerekir ve bu henüz gerçekleşmedi.
Dr. Muhammed İhsan: Gerçekten, sizden duyduğum bu görüş ve düşünce temelinde ve 2000 yılı öncesi 90'lardaki deneyimime dayanarak, umarım sizler parlamentoda, birçok sorunu çözmek için, Kürdistan Bölgesi Başkanı'nın kişiliğinden ve asil Irak yönelimlerinden faydalanırsınız. Eğer şeyler olursa ve şimdi çözülmezse, inanın gelecek daha kötü olacak. Sizden sonra gelenler daha kötü olacak ve Irak anlayışları yok. Umarım Kürdistan Bölgesi Başkanı'nın kişiliğinden faydalanırsınız ve ben iltifat etmiyorum, o da benim hayatımda kimseye iltifat etmediğimi biliyor, ancak bu yönelimlerin yararlanılması için, Erbil ile Bağdat arasındaki sorunları çözmek için güçlü bir yardım elde etmek için, çünkü gerçekten Bağdat'ın yaptığı uzun sürdü ve birçok rakam ve gerçek, Bağdat'taki bazı kardeşlerin iddia ettiği gibi olmadığı ortaya çıktı, bu da parlamento başkanı olduğunuz için çok açık konuşmak içindir. Ben şimdi bir gazeteciyim, ben bir araştırmacıyım, okuyorum ve araştırmalarım var ve konuşuyorum.
Dr. Mahmud Meşhedani: Saygıdeğer ve aynı zamanda yakışıklı sevgili Kürdistan Bölgesi Başkanı Bağdat'a her geldiğinde, sadece onu mutlu eden şeyi elde etmiştir, bu yüzden ben her zaman bu ilişkinin devam etmesini istiyorum. Biz tek bir bileşeniz, bir kriz oluştuğunda, bunu medyada tartışmam ve bu web sitelerinden ateşlemem. Doğrudan soruna giderim. Başbakan Erbil'e gelir ya da saygıdeğer Kürdistan Başkanı, Bölge Başkanı Bağdat'a gelir. O kendi ülkesindedir ve karşılanır ve sonuçta çözüm daha kolay olur.
Dr. Muhammed İhsan: Görüş ve niyetlerden yararlanmayı kastediyorum.
Dr. Mahmud Meşhedani: Demek istediğim, boşluk oluşmamalı. Bir sorun olduğunda, doğrudan içine girip çözmem gerekir, uzadığında uzun süreli bir fenomen haline gelir ve çözmek zorlaşır.
Dr. Muhammed İhsan: Teşekkürler doktor, açıklamalarınız için teşekkürler, samimi niyetiniz için teşekkürler, sorular için kapıyı açmıyorum çünkü artık sorulara ihtiyacımız kalmadı. Tekrar teşekkürler.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın