Erbil (Rûdaw) – Kürtçe’nin Kırmancki (Zazaki) lehçesinin sözlü ve yazılı geleneğini anlatan ve bu konuda bir grup akademisyen ve araştırmacının yazılarının yer aldığı “Sözden Yazıya Zazaca” adlı kitap Peywend Yayınları tarafından yayımladı.
Editörlüğünü Nurettin Beltekin ile Ahmet Kırkan’ın yaptığı ve yazarlar Mutlu Can, Okan Alay, İlyas Akman, Yusuf Aydoğdu, Hasip Bingöl ve Bilal Zilan'ın yazılarının yer aldığı “Sözden Yazıya Zazaca” inceleme kitabı çıktı.
“Zaza Kürtleri hakkında ciddi ve akademik çalışmaların sayısı çok az”
Peywend Yayınları tarafından yayımlanan kitapta, “Kürtçe Süreli Yayınlarda Kırmancca (Zazaca) Üzerine Bir İzlek” adlı makalesi bulunan yazar Mutlu Can, kitap ve Kırmanc Kürtleri hakkında Rûdaw’a konuştu.
“Kırmancca (Zazaca) Bibliyografyası (1963-2017)” adlı bir çalışması bulunan yazar Can, nüfusu 4 milyon civarında olduğu tahmin edilen ve yalnızca “Türkiye’nin hükümranlığı” altındaki bölgelerde yaşayan Zaza Kürtleri hakkında genel olarak yapılmış ciddi ve akademik nitelikteki çalışmaların sayısının parmakla sayılacak kadar az olduğunu söyledi.
“Ancak Mehemed Malmîsanij’ın ‘Kırd, Kırmanc, Dımıli veya Zaza Kürtleri’ (1996) ve Ercan Çağlayan’ın ‘Zazalar: Tarih-Kültür-Kimlik’ (2018) adlı çalışmaları gibi birkaç istisnai kaynaktan söz edilebilir” diyen Can, “Elbette kimi sosyolojik ve tarihsel bilgileri barındırsa da Türkçü, asimilasyonist odaklılar ile Kırmancların (Zazazaların) Kürtlüğünü ve konuştukları dilin bir Kürt diyalekti olduğunu inkar eden çevrelerin çoğu kez falsifikasyona başvurdukları çalışmaları saymıyoruz. Dolayısıyla Kırmanc (Zaza) Kürtleri hakkındaki Kürtçe ve Türkçe literatürün çok zayıf oluşu kadar ve çalışmanın bu etnik kimlikten gelen yazar ve akademisyenlerce hazırlanmış olması da önemini artıran bir husus” ifadelerini kullandı.
“Kırmancki sistematik bir biçimde yok olup gitmekle yüz yüze bırakıldı”
“Kurmanc Kürtler gibi Zaza Kürtler de yıl 2019 olmasına rağmen anadilleri ile eğitim görme hakkından mahrum bırakılmaktadır” diyen Can, Zaza Kürtlerin dilinin de sistematik bir biçimde “zamanla yok olup gitmekle yüz yüze bırakılıldığını” söyledi.
Mutlu Can, “Bunun sorumlusu yakın bir tarihte Almanya’daki Türk nüfusu düşünerek ‘asimilasyon bir insanlık suçudur’ diyen ve hamasi kardeşlik söylemini tekrar etmekten yılmayan zihniyet değilse kimdir? Yüksek eğitim görmüş binlerce Kurmanc ve Kırmancın bile ana dilinde ümmi olması karşısında hiç değilse uygarlık adına vicdan adına utanç duymaları gerekirken, kimi nispi adımlar, göstermelik uygulamalarla ‘asimilasyonu biz bitirdik’ sözlerine inanmamızı bekliyorlar. Bunu da düşünen akıl ve ehli vicdan sahiplerine bırakıyorum” ifadelerini kullandı.
“Bu tür çalışmaların gelecek kuşaklara nakledilmesi hayati önem taşıyor”
Kürt yazar, bu konumdaki bir dil ve kültür için yazılı ve sözlü kültürün derlenmesi, yayımlanması, incelenmesi ve gelecek kuşaklara nakledilmesinin hayati önem taşıdığını vurgulayarak, “Çalışmanın bu bağlamda yararlı olmasını umuyor ve diliyorum” dedi.
Yorumlar
Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın
Yorum yazın