Tourette sendromlu sanatçı Seyidxan Sevinç’in ilk albümü ‘Bîr’ çıktı

10-09-2020
Aydın Bayram
Seyitxan Sevinç
Seyitxan Sevinç
Etiketler Bîr Albüm Tourette Sendromu Seyidxan Sevinnç
A+ A-

Erbil (Rûdaw) – Doğuştan “tourette sendromu” olan Siirtli genç sanatçı Seyidxan Sevinç’in ilk albümü “Bîr” (Hatıra/Bellek) çıktı. Rahatsızlığı nedeniyle “toplumla kavgalı” olduğunu belirten Sevinç, albümünde Kürt kültürü için değerli motifler barındıran geçmişe dönük Kürt geleneksel eserlerine yer verdi.

Sanatçı Seyidxan Sevinç’in ilk albümü “Bîr” (Hatıra/Bellek) çıktı sosyal paylaşım sitesi Youtube’ta müzikseverlerle buluştu.

Rûdaw’a konuşan genç sanatçı, yaşadığı sendrom nedeniyle ciddi zorluklarla karşılaştığını, bu yüzden üniversiteden ayrıldığını söyledi.

“Toplumla kavgalıydım”

Yaptığı müziğin bir tavır olduğunu belirten Sevinç, hayat hikayesini kısaca şöyle özetledi:

“27 yaşındayım, Siirtliyim. 10 yıldır müzikle ilgileniyorum. Doğuştan nörolojik bir sendroma sahibim. İsmi tourette sendromu. Bu sendrom dan dolayı toplumla ciddi sorunları olan toplumla çatışma halinde olan biriyim. Çünkü bilinmeyen bir sendrom ve bu da hayatımı geçmişte olduğu gibi şimdi de yer yer zorluyor. Toplumda yaşadığım sorunlara tepki olarak üniversiteyi dördüncü sınıfta bırakıp tamamen müzik yapmaya karar verdim. Çünkü benim kavgalı olduğum bir toplum vardı ve ben okul okumaya değil hayatımı daha yaşanabilir hale getirmeye çalışmak zorundaydım. Ayrıca müziği de çok seviyordum. Ben müzik yapacağım istediğim yerde olacağım deyip okulu bıraktım. Yani benim müziğin aslında bir tavırdır. Ama bu kesinlikle bakın ben başardım engelliyim ama başardım manasinda değil bu algıları da sevmiyorum.”

“Sadece müziğim değerlendirilsin”

Şarkı söylediğinde veya enstrüman çaldığında tiklerinin ortadan kaybolduğunu belirten Seyidxan Sevinç, “Toplumda herkes her iş yapar ama benim gibi insanlar bir şey yaptı mı hemen duygusal olurlar azim hırs derler ne kadar güzel bir insan ne kadar şirin tatlı derler. Bu çok iğrenç bir bakış açısıdır. İnsanlar bana motivasyon kamçısı vuruyor. Yani müzik yapmasam sakat kendi halinde engelli olarak görülüyorum. Müzik yapınca da bu kez insanlar helal olsun süper woooww harika deyip bu kez de farkında olmadan seni ötekileştirmiş oluyor. Çünkü sen eksiksin yapamazsın düşüncesine sahipler” dedi.

“Bu yüzden benim müziğim her iki algıya da tavırdır” diyen genç Sanatçı, “Ben iyi de yapsam kötü de yapsam bu bir tepki meselesidir benim için. Ben müziğimin takdir edilmesini isterim tabii ki herkes gibi ama sendromumdan dolayı takdir edildiği zaman ben ötekileşiyorum. Sendromumdan bağımsız olarak takdir edilmek sadece müziğimin değerlendirilmesini isterim” diye belirtti.

“Ait olduğum anadilimde müzik yapmak istiyorum”

Tek işinin müzik yapmak olduğunu başka bir işinin olmadığını belirten sanatçı,  bu yüzden işine zaman ayırabildiğini ve kendisini geliştirebilme fırsatı bulabildiğini söyledi.

Müziğe ilk olarak Türkçe başladığını ve buna “mecbur” olduğunu anlatan Sevinç, “Bir yıl önce de tamamen bıraktım Türk müziği. Çünkü yıllardır ait olduğum anadilimde müzik yapmak istiyor ve üretmek için çalışıyordum” dedi.

“Albüm Kürt kültürü için değerli geleneksel eserlerden oluşuyor”

“Aslında yedi bestem var fakat albüme iki bestemi aldım” diyen Seyidxan Sevinç, bestelerinin ikisinin de Kürt divan edebiyatı eseri olan Baba Tahirê Ûryan ve Elî Herîrî’ye ait olduğunu belirtti.

Seyidxan Sevinç, sekiz eserden oluşan Bîr isimli albümü hakkında şu bilgileri paylaştı:

“Albüme yaklaşık dört ay önce başladık. Albüm herhangi bir şirketin etiketi ile çıkmadı. Şirketlerle çalışmayı doğru bulmuyorum. Siirtli bir iş adamı sponsor oldu, onun desteği ile albüm çıkardık. Yani bağımsız bir albüm, hakları bize ait bir albüm.

Hem kendi bestelerimin sözleri hem albümdeki diğer eserlerin tamamı Kürt kültürü için değerli motifler barındıran geçmişe dönük Kürt geleneksel eserler, bu yüzden albüm ismi “Bîr” (hatıra/bellek).

Albümdeki diğer altı şarkının biri Miradê Kinê tarafından da okunan ‘Sînemê’ eseri, onu yeniden düzenleyip batı tarzı ile sentezledik. Biri de ‘Rûbaro’ eseri. Boti olduğum için Botan’dan bir eser okumak istedim. Rubaro’yu Eyüp Temirak isimli arkadaşım da dengbêji okudu.

Bir eser de Seîd Yusiv’in ‘Sevka Baranê’ şarkısı. Biri Sorani ‘Wahar’ parçası. Biri ‘Çoxê Mino ve Viranşehir bölgesine ait ‘Mozelanê’. Hem kendi bestelerim hem diğer eserleri yeni bir revizyonla okumaya altyapılarını yapmaya çalıştık.”

Yorumlar

Misafir olarak yorum yazın ya da daha etkili bir deneyim için oturum açın

Yorum yazın

Gerekli
Gerekli