İstanbul’da bir bendir ustası; Faysal Macit
İstanbul (Rûdaw) – İstanbul’da yaşayan Faysal Macit, çocukluğundan beri bendire aşina. O 8 yıldır hem bendir yapıyor hem de bu alet üzerine dersler veriyor.
Bendir yada Kürtçe adıyla Erbane. Vurmalı çalgılardan olan bendir derinin ahşap kasnaklar üzerine gerilmesi ile elde edilen bir müzik aletidir. Daha çok tasavvuf müziğinde tercih edilse de eğlence amacı ile sergilenen müzik performanslarında da kendine yer bulabilen bir enstrümandır.
Her ne kadar sade bir çalgı olsa da bendir, yapılması oldukça emek isteyen bir çalgı. Yüzyıllardır dini ritüellerde kullanılagelmiş. Dolayısıyla geçmişi oldukça eskiye dayanıyor bendirin.
Orjinali hayvan derisinden yapılıyor olsa da yapay deriden de yapılıyor. Elbette kullanılan hayvan derisi çıkan ses tonları üzerinde birebir etkili oluyor.
Peki bu özel çalgı nasıl yapılıyor ve hangi aşamalardan sonra bendir olma özelliği kazanıyor? Bu sorunun cevabını bize bu işin ustası Faysal Macit veriyor.
Uzun yıllardır hem bendir yapıp hem de onu çeşitli performanslarda icra eden Faysal Macit, Rûdaw’a kendisinden ve bendirin nasıl yapıldığından bahsetti:
“Adım Faysal Macid. 1988 senesinde Siirt’in Kurtalan ilçesinde dünyaya geldim. Ben 7 yaşımdayken ailem Batman’a taşınmış. Aslında babam Siirtli ve annem de Batmanlı benim. O zamanlar Batman ve Siirt’te bendirin de kullanıldığı düğünler olurdu. O dönemde davul veya ses sistemleri henüz çok kullanılmıyorlardı. Düğünler daha çok bendir ile yapılırdı. Bazen de flüt ve zurnalar da bendir ile birlikte kullanılırdı. Benim müziğe olan ilgim bu şekilde başladı. İlk önce onu düğünlerde gördüm. O enstrümanın sesini ilk duyduğum zaman ruhumun bedenime sığmadığnı hissediyordum. 18 yaşıma geldiğim zaman da kendime bir bendir aldım. O zamanlar Batman’da yaşıyordum. Onu aldıktan sonra eve bırakıp okula gittim. Okuldan döndüğüm vakit evimizin olduğu yerden bendir sesinin yükseldiğini farkettim. Sesin geldiği yöne verdim dikkatimi ve tam olarak nereden geldiğini bulmaya çalıştım. Evimizin olduğu sokakta bir düğün mü var diye düşünmeye başladım. Fakat sesi takip ederek yürüdüğümde kendi evimizin önüne geldiğimi fark ettim. Babamı bendir çalarken gördüm. Babamın bu enstrümanı çaldığını bilmiyordum. Ona bendir çalmayı bilip bilmediğini sordum ve bana cevaben şunu dede: Evet oğlum, büyükbabam babama zamanında hediye olarak bir bendir vermiş. Yani bu sevgi ve ilgi aslında aileden gelme.”
Bendir çalması kolay bir müzik aleti gibi görünse de ritim duygusunun gelişkin olması bu enstrümanın çalınmasında önem arzediyor. Bunun için de kulak ve el uyumu oldukça önemli.
Zaman zaman müzikal performanslar da sergileyen Faysal Macit, bendirini yaparken bütün dikkatini enstrümanına veriyor. Oldukça ince bir işçilik isteyen enstrümanın ortalama yapım süresi 1 yada 2 günü bulabiliyor. Yapımı tamamlanan bendir artık kullanıma hazır hale geliyor.
Bu enstrümana gönül vermiş kişiler de soluğu genç hocalarının yanında alıyor ve bu müzik aletinin inceliklerini ondan öğrenmeye gayret gösteriyorlar. Bu işi ailesinden devralan Macit, zaman zaman babası ile biraraya geliyor ve ikili nefes kesen performanslara imza atıyor.
Babasını “ilk öğretmenim” diye anıtan Faysal Macit, şunları anlattı:
“Benim ilk öğretmenim babamdı. Ben bendir çalmayı ilkin ondan öğrendim. İstanbul’a geldiğim zaman da burada bu işi profesyonel anlamda yapmak istedim. Dolayısı ile bendir eğitmenliğine başladım. Daha sonra da sizin de gördüğünüz üzere enstrüman yapımına başladım. Örnek olarak da bir bendir yaptım size. Yaklaşık 8 yıldır bendir dersleri vermekte ve aynı zamanda bu enstrümanı yapmaktayım.”
Yüzyıllardır gerek dini ritüellerde gerekse de eğlence alemlerinde sesini duyurmuş bir müzik aleti olan Bendir’in sesine yaşadığımız coğrafyada aşina olmayan yoktur. Her ne kadar onu yapan ustalar azalmış olsa da daha uzun yıllar bendirin büyülü sesi kulaklarımızda yankılanmaya devam edeceğe benziyor.