Şimşek: Bizde ayrımcılık olmaz, Doğu ve Güneydoğu’ya 2 trilyon lira yatırım yaptık

Haber Merkezi – Bölge kentlerine yatırım yaptıklarını belirten Bakan Mehmet Şimşek, "Bizim kitabımızda asla ayrımcılık olmaz" dedi.

Türkiye Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçe görüşmelerinin ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Asgari ücretin, komisyon tarafından belirlendiğini anımsatan Şimşek, "Bu aşamada değerlendirmede bulunmam doğru olmaz. Gönül ister ki katma değeri yüksek ürünler üretelim, verimliliğimiz, teknolojik boyutu çok yüksek olsun ve asgari ücretimiz bunun çok çok üstünde olsun. Biz oraya ulaşmak için zaten yapısal reform gündeminde en büyük başlığı AR-GE'ye, teknolojik, yeşil ve dijital dönüşüme ayırdık." diye konuştu.

Vergi harcamalarıyla ilgili sorulara yanıt veren Şimşek, bu harcamaların 853 milyar lirasının asgari ücretin vergi dışı bırakılmasından kaynaklandığına işaret etti.

Şimşek, "Asgari ücrete vergi mi getirelim? Siz onu mu istiyorsunuz? Yatırımları teşvik etmeyelim mi? Engelli, yaşlı, emekli, şehit, dul ve yetimler için 259,2 milyar liralık vergiden vazgeçmişiz. AR-GE, yenilik, tasarım faaliyetlerinin teşvik edilmesi 147,3 milyar lira. 'Sermaye için 3 trilyon liradan vazgeçtiniz' diyor. Neresi sermaye bunun?" ifadelerini kullandı.

"Zengini vergilendiriyoruz"

Şimşek, birçok şirketin, indirimlerden yararlandığı için vergi vermediğini, bu yüzden yurt içi asgari kurumlar vergisini getirdiklerini söyledi. Düzenlemeyle şirketlerin en az yüzde 10 vergi vereceğini bildiren Şimşek, şunları kaydetti:

"Çok uluslu şirketler minimum yüzde 15 vergi verecek. Peki bunu ne zaman getirdik? 'Sermayeyi destekleyen' Mehmet Şimşek'in bakan olmasından sonraki dönemde getirdik. Şirketlerin taşınmaz satışlarında yüzde 50 kazanç istisnasını, serbest bölgede faaliyet gösterenlerin istisnasını daralttık. Kur Korumalı Mevduata (KKM) stopaj vergisi getirdik. Zengini vergilendiriyoruz."

"Bizim kitabımızda asla ayrımcılık olmaz"

Bölge kentlerine yatırım yaptıklarını belirten Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

"2003-2024 döneminde sabit fiyatlarla Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne tam 1,1 trilyon liralık yatırım yapılmış. Bunun yüzde 14'ü tarıma, yüzde 12'si enerjiye, yüzde 11'i madencilik, yüzde 6'sı sağlık alanına. İmalat sanayisinde 29 OSB kurduk. Batman'ın rakamlarını hatırlıyorum.

1990'da bir OSB kuruluyor, 2002'ye kadar sadece bir un fabrikası. Orayı biz büyüttük. Şimdi 3. Organize Sanayi Bölgesi üzerine çalışılıyor. Bizim kitabımızda asla ayrımcılık olmaz. 60 bin derslik yapmışız, 7 üniversite kurmuşuz, 2 bin 604 kilometre çok şeritli yol yapmışız. Sağlıkta 50 milyar lira yatırım yapmışız.

Doğu Anadolu’ya 1 trilyon 40 milyar lira sabit fiyatlarla yatırım yapıldı ve 20 OSB kuruldu. Kişi başına gelirde Türkiye yüzde 77 büyürken Doğu Anadolu Projesi (DAP) bölgesi yüzde 80 büyümüş, Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) bölgesi yüzde 98 büyümüş. Kişi başı yıllık ortalama büyüme Türkiye genelinde yüzde 3,2 iken DAP bölgesinde 3,3, GAP bölgesinde 3,9. Daha da gelişemez miydi? Tek engel var o da terördür. Çünkü terörün olduğu bölgede devletin en mükemmel teşviklerini bile devreye aldığınız zaman arzuladığınız yatırımları çekemiyorsunuz. Onun için biz o bölgeye en yüksek teşviki vermeye devam edeceğiz. Çünkü biz bölgesel kalkınmışlık farklarını azaltmak istiyoruz."

"Enflasyonu kalıcı şekilde düşürmek için ilave tedbirleri almak zorundayız"

Şimşek, enflasyonun öngördüklerinin üzerinde seyrettiğini ifade ederek, "Enflasyonu kalıcı şekilde düşürmek için gereken ilave tedbirleri almak zorundayız. Alacağız." diye konuştu.

Bütçe harcamalarında deprem kaynaklı ağırlıklı azalış öngördüklerine dikkati çeken Şimşek, bunun dezenflasyonu destekleyeceğini söyledi. Bütçe açığındaki daralmanın dezenflasyonist olduğunun altını çizen Şimşek, "Bütçe imkanlarına göre belki yeni yılda klasik artışlarda farklı bir değerlendirmeye gidebiliriz. Bütçe hususunu değerlendireceğiz." dedi.

KKM stoku düşüşü sürüyor

Kur Korumalı Mevduatın (KKM) neden uygulamaya alındığına ilişkin soru üzerine Şimşek, Aralık 2021'de kurlarda baskı oluştuğunu ve KKM'nin geçici tedbir olarak devreye sokulduğunu anımsattı. Şimşek, KKM'nin aslında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) para, döviz politikası ve rezerv yönetimiyle ilişkili bir konu olduğuna işaret ederek, "Bu nedenle uygulamaya ilişkin usul ve esasların TCMB tarafından belirlenmesi ve yönetilmesi daha uygundur." ifadelerini kullandı.

Şimşek, KKM'den çıkış sürecinin süreceğine işaret ederek, KKM stokunun Ağustos 2023'te zirveyi gördüğünü, 8 Kasım itibarıyla 1,3 trilyon liraya gerilediğini söyledi. Şimşek, "Eğer öngörmediğimiz bir şey yaşanmazsa buradan çıkış yakındır." dedi.